| Bir cümlede bundan 4000 yıl önce, bir adam ve ailesi Orta Doğu'ya gelmişler, ve o zamandan beri dünya bir daha aynı olmamış. | TED | بالمختصر هي قصة من 4000 عام مضت .. عن رجل وعائلته عبر جُل منطقة الشرق الاوسط ومنذ ذلك الحين تغير العالم على نحو تام | 
| ve o zamandan beri, son 20 sene içinde Londra'da bir stüdyo geliştirdim. | TED | ومنذ ذلك الحين ، في السنوات الـ 20 الماضية ، طورت استوديو في لندن. | 
| 18 yıl önce beyin ameliyatı oldum, ve o zamandan beri, beyin bilimi benim kişisel bir tutkum haline geldi. | TED | خضعت لجراحة في المخ منذ ١٨ سنة ومنذ ذلك الحين, جراحة المخ اصبحت شغفً بالنسبة لي | 
| ve o zamandan beri hiç bir zaman-- direksiyona geçemedim. | Open Subtitles | ومنذ ذلك الوقت ، لم أستطع الجلوس خلف عجلة القيادة | 
| Şey, nişanlım beni terkedeli üç yıl oldu, ve o zamandan beri hiçkimseyle olmadım. | Open Subtitles | ـ حسناً, لقد مضت ثلاث سنوات منذ ان هجرني خطيبي ومنذ ذلك الوقت لم أمارس الحب مع اي شخص | 
| Bu kalıntıları ilk olarak 100 yıl önce keşfettik, ve o zamandan beri kendimizi Goa'uld'un geride bıraktığı sırlara çalışmaya adadık. | Open Subtitles | إكتشفنا هذه الأطلال منذ أكثر 100عام و منذ ذلك الحين كرسنا أنفسنا لدراسة الأسرار التي تركوها الجواؤلد ورائهم | 
| Onun bu gemide doğduğunu ve o zamandan beri asla ayrılmadığını sanıyorlar. | Open Subtitles | من المفروض أنه ولد على هذه السفينة ولم يغادرها منذ ذلك الوقت | 
| ve o zamandan beri, 160 tane hastamız oldu. | TED | ومنذ ذلك الحين بات لدينا مئة وستين مريضاً | 
| Ben 12 yaşındayken birgün, hüzünlü bir şekilde beni aradın ve o zamandan beri konuşuyoruz. | Open Subtitles | ذات يوم عندما كنت أبلغ 12 أنت أخرجتني من الكآبة ومنذ ذلك الحين ونحن نتحدث | 
| Ama kazanın olduğu gün Jim'in Sam'in bedenine girdiğini gördüm ve o zamandan beri onun ruhunu görmedim. | Open Subtitles | ولكن في يوم وقوع الحادث رأيت روح جيم تدْخلُ الى جسد سام ومنذ ذلك الحين لم يظهر لي | 
| Annesi birkaç yıl önce öldü ve o zamandan beri siyah giyiyor. | Open Subtitles | توفيت والدته منذ بضع سنوات ومنذ ذلك الحين وهو يرتدي الأسود | 
| Tam olarak değil, bir defa öpüştük ve o zamandan beri, bilemiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، ليس بالضبط ، لكننا تبادلنا القبلات وقت ما ، ومنذ ذلك الحين ، وأنا لا أعرف. | 
| - Evet ve o zamandan beri insanlarımız Hamursuz Bayramı yemeğinden dolayı çokça acılar çekti. | Open Subtitles | نعم, ومنذ ذلك الحين لقد عانى شعبنا من خلال وسيلة كثيرة جدا سيدر الاسره. | 
| Yeniledim ve o zamandan beri onu sürüyorum. | Open Subtitles | أعدتها الى ماهيتها، ومنذ ذلك الحين وأنا أقود بها | 
| ve o zamandan beri doğru dürüst bir şarap koleksiyonum olmadı. | Open Subtitles | ومنذ ذلك الحين وانا لا املك مجموعة لائقة من النبيذ | 
| Ama bir kere ekose giyip onlarla şarkı söyledim ve o zamandan beri beni yeterince korkutucu bulmuyorlar. | Open Subtitles | بالاضافه سبق وان غنيت معهم على المسرح ببجاما مقلمه ومنذ ذلك الوقت لا اعتقد بانهم يخافون مني | 
| ve o zamandan beri beraberiz. | Open Subtitles | ومنذ ذلك الوقت ونحن معا | 
| Belser kendine kalan parayı borsada kaybetmiş ve o zamandan beri de ödeyebileceğinden fazla borcun altına giriyormuş. | Open Subtitles | خسر (بيلسر) إرثه في سوق الأسهم ومنذ ذلك الوقت تكدّست عليه الديون أسرع مما يستطيع إيفاءها | 
| Babam ona göz kulak oldu onu yetiştirebilecek bir ailenin yanına verdi ve o zamandan beri bana ve ağabeyime karşı sadık. | Open Subtitles | اخذه والدي و أضافه إلى العائلة و منذ ذلك الحين كان مخلصاً لي و لأخي. | 
| ve o zamandan beri sahip olduğumuz her şerif zamansız, hunharca ve korkunç biçimlerde öldü. | Open Subtitles | و منذ ذلك الحين كل مأمور يأتي إلى هنا يحصل على ميتة مبكرة و عنيفة وشنيعة | 
| ve o zamandan beri, bu protokol uygulanmakta: | Open Subtitles | و منذ ذلك الحين تم اتباع النظام الآتي | 
| Evden çıkıp gitmiş ve o zamandan beri kimse haber almamış. | Open Subtitles | إختفى من المنزل، و لا أحد سمعَ منه منذ ذلك الوقت |