Asya'nın güneydoğusundaki Kamboçya'yı ele alalım, kocaman tarantulalar toplanır, kızartılır, ve pazarda satılır. | TED | خذ كمبوديا في جنوب شرق آسيا على سبيل المثال حيث تصطاد العناكب الذئبية، وتقلى وتباع في السوق. |
Ne zaman bir açık ev etkinliğine uğrasanız oralarda neler bulunduğu ve pazarda neler olduğu hakkında birkaç bilgi alırsınız, fakat bu etkinliklerden her ayrıldığınızda o en güzel evin elinizden kaçması riskiyle karşı karşıya kalırsınız. | TED | في كل مرة تدخلون منزلاً معروضاً، تحصلون على معلومات عمّا هو متوفر وعمّا هو متاح في السوق. لكن عندما تخرجون، فأنتم تخاطرون بأن يفوتكم أحد أفضل الأماكن. |
Köpekbalığının cinsiyetini belirleyebilmek çok önemli; özellikle de Büyük camgöz ve diğer türlerin ticaretini polis takibine alabilmek için... Çünkü köpekbalığı ticaretinin her türü yasadışı olmasına rağmen, halen yakalanıyor ve pazarda satılıyor. | TED | ليتمكنوا من تحديد جنس القرش اصبح مهماً لاشياء مثل وضع سياسات التجارة في سمك القرش المتشمس والانواع الخرى في المجتمعات لانه غير قانوني ان تتجار في اي من اسماك القرش لكنها تًمسك وهي موجودة في السوق |
ve pazarda karşılaştığı ihtiyar, onu ikna etmiş takasa, inek karşılığı... | Open Subtitles | "التقى في السوق عجوزًا أقنعه بمقايضة بقرته ببعض من..." |