| Tess, Dr. Wyman projesi için gerekli gördüğü herhangi bir testi yürütmek için benim iznime sahip. | Open Subtitles | تيس دكتور وايمان لديه تصريح مني لإجراء أي اختبار يعتبر ضروري لمشروعه |
| Dr. Wyman'ın füzesi tutukluk yaptı biz de normal güvenlik protokollerine uyup, testi iptal ettik. | Open Subtitles | ،صاروخ الدكتور وايمان تعطّل .. لذا اتبعنا إتفاقيات الأمان الطبيعية واجهضنا الاختبار |
| Dr. Wyman'ın buradaki çalışması için gereken tüm kaynaklar elinde mevcut. | Open Subtitles | دكتور وايمان لديه كل الموارد التي يحتاجها لعمله هنا |
| Lucy Wyman. Numaram var. Lütfen arabaya biner misin? | Open Subtitles | لوسي ويمان لديها رقمي هل يمكن أن تدخلي السيارة رجاء؟ |
| Bak, söz verdi. Numaram onda var. Adım Lucy Wyman. | Open Subtitles | أنظري، لديه إلتزام ولديه رقمي، اسمي لوسي ويمان |
| Suit kiraladığı bir otelin barını kendine mesken etmiş ve hovardalığıyla nam salmış Kevin Wyman. | Open Subtitles | (كِفِن وايمَن)، زير نساء سيّئ السمعة يتردّد على حانة عزّاب في فندق حيث يحتفظ بجناح فيه |
| Baskı altında olan bir tek Wyman değilmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | .. يبدو أن وايمان" ليس الوحيد الذي" يعاني من ضغوطات |
| Wyman'a Eureka'nın gezegen savunma sistemini çalıştırmasını söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأخبر وايمان بأن يشغّل شبكة دفاع يوريكا الكوكبية |
| - Tahminen Jane Wyman da başkanın karısıdır. | Open Subtitles | -أفترض أن تكون جين وايمان هى السيدة الأولى. |
| Carter, Dr. Wyman gezegen savunmadan. | Open Subtitles | "كارتر، إنه الدكتور وايمان "الدفاع عن الكوكب |
| Bu Wyman'ı tanıyormuş. Emin ellerde olduğumuzu söyledi. | Open Subtitles | (إنه يعرف الدكتور (وايمان ويقول أننا في أيد أمينة |
| Sahil güvenlikten Teğmen Wyman? | Open Subtitles | الملازمة (وايمان) من خفر السواحل؟ |
| Wyman'lardan çok hoşlandım. | Open Subtitles | يعجبني حقا الزوج (وايمان). |
| Dr. Wyman talimat verdi. | Open Subtitles | (وايمان) قام بطلبه |
| Dr. Wyman, benim, Claire. | Open Subtitles | (دكتور (وايمان)، أنا (كلير |
| Günaydın Bayan Rink, Bayan Wyman. | Open Subtitles | صباح الخير، آنسة رينك آنسة ويمان |
| Artık Lucy Wyman. Çok farklı görünüyor. | Open Subtitles | إنها لوسي ويمان الآن تبدو مختلفة جدا |
| Başkan Mark Wyman'ın açılış konuşması yapacağı törende bize katılın. | Open Subtitles | (أنضم إلينا بالمراسم مع الخطاب الذى سيلقيه المحافظ (مارك ويمان |
| Mark Wyman soruşturmasında birkaç yeni göz işinize yarayabilir diye düşündük. | Open Subtitles | لقد إعتقدنا أنك قد تُقدر بعض العيون النضرة " في تحقيق " مارك ويمان |
| Mark Wyman 4.5 yıl önce öldürüldü. | Open Subtitles | لقد تم قتل " مارك ويمان " منذ أربع سنوات ونصف |
| Wyman'la ayrıldılar mı? | Open Subtitles | هل انفصل (وايمَن) عنها؟ |