| İlk önce dünya yüzeyine düşen ultraviyole radyasyon ilişkisine bakalım. | TED | لننظر بدايةً في العلاقة للأشعة فوق البنفسجية على سطح الأرض. |
| Bu şekli yapma ihtimali olan tek şey, yılın on ayında, ...saatte 480 km hızla Mars yüzeyine çarpan, güneş fırtınalarıdır. | Open Subtitles | النحاتون الوحيد لهذا العمل هم الرياح الشمسية التي تهب على سطح المريخ بسرعة 300 ميل بالساعة و لمدة 10 أشهر بالسنة |
| Her 88 dakikada bir, 16 teravat enerji Dünya'nın yüzeyine çarpıyor. | TED | تصل طاقة مقدارها 16 تيرا وات إلى سطح الأرض كل 88 دقيقة. |
| Kafatasını çıkardığınızı ve beynin yüzeyine böyle baktığınızı düşünün. | TED | تخيّل نزع الجمجمة والنظر إلى سطح الدماغ هكذا. |
| camın içindeki bir ışık ışını yüzeyine dik açı ile çarptığında kırılır veya havaya geçiyormuş gibi bükülür. | TED | حين يضرب شعاع من الضوء داخل الزجاج سطحه في زاوية حادة، ينكسر أو ينحني عند خروحه إلى الهواء. |
| Zack, sanırım Kapı 41'de bir arıza var. Bilgisayara göre, birileri gezegenin dış yüzeyine çıkmış. | Open Subtitles | زاك، أظن أن لدينا عطلاً في الباب 41، فهو يقول ان أحداً خرج لسطح الكوكب |
| Sardaryaları sümsük kuşlarının da erişebileceği şekilde suyun yüzeyine doğru kovalıyorlar. | Open Subtitles | ،يسوقون السردين للسطح وفي نطاق صغار الأطيش |
| eğer görebiliyorsanız, bir nevi video oyunu gibi, yaklaşık 3D gibi görünüyor, ama büyük ölçüde, resim oldukça yassı ve ekranın yüzeyine bağlı görünüyor. Fakat kafa takibini açarsak, | TED | تشبه نوعا ما الألعاب الإلكترونية ولكن الصورة تبدو مسطحة ومقيدة بسطح الشاشة ولكن إذا شغلنا تعقب الرأس |
| Yani Güneşten dünya yüzeyine düşen enerji miktarı ne kadardır? | Open Subtitles | لذلك كم الطاقة التي تقع على سطح الأرض من الشمس؟ |
| Dünya yüzeyine düşen radyasyon miktarının sadece %10'larda olmasına rağmen bu gerçekten Güneş ile Dünya arasındaki samimi ve ince ilişkiyi gözler önüne sermektedir. | Open Subtitles | و في حين انها فقط عشرة في المئة من مستوى كمية الإشعاع الذي يقع على سطح الأرض أنه حقا لا تكشف العلاقة الحميمة والحساسية |
| Bu durum Kuzey Kutbu bölgelerindeki sıcaklıkların Antarktika'nın kara yüzeyine benzer şekilde aşırı uçlara erişmesini engeller. | TED | يمنع هذا الحرارة في القطب الشمالي من الوصول إلى أقصاها كما هو الحال على سطح القارة الجنوبية. |
| İletişimsizlik; kafa karışıklığı, düşmanlık, anlaşmazlıklara yol açabilir; ya da belki milyonlarca dolarlık bir keşif robotunun Mars yüzeyine çarpmasına. | TED | قد يؤدي ذلك إلى الالتباس، أو العداوة، أو سوء الفهم، أو حتى إلى تحطيم مسبار يبلغ ثمنه ملايين الدولارات على سطح المريخ. |
| 1997 yılı yazında, NASA'nın Pathfinder uzay aracı Mars'ın yüzeyine iniş yaptı ve Dünya'ya inanılmaz ikonik görseller iletmeye başladı. | TED | في صيف عام 1997، حطت مركبة ناسا الاستكشافية على سطح المريخ، وبدأت بإرسال صور مذهلة ورائعة إلى الأرض. |
| Bu paketler okyanus yüzeyine çıkar ve parçalara ayrılır. | TED | وتصعد هذه الحزم إلى سطح المحيط ثم تنشق إلى أجزاء. |
| Bu enerjinin bir bölümü Dünya yüzeyine geri dönerek ısınmaya yol açar. | TED | ثم يعود جزء من تلك الطاقة إلى سطح الأرض، ما يتسبب بارتفاع درجة الحرارة. |
| Her şeyden önce, bir kiloluk bir şeyin, örneğin, ay yüzeyine götüreceğimiz, maliyeti 200,000 dolar, çok pahalı. | TED | لذا أولًا، على سبيل المثال، لتوصل كيلوجرامًا واحدًا إلى سطح القمر، سيكلفك حوالي 200 ألف دولار، تكلفة باهظة. |
| Ve şans bu ki, su oldukça sığdı, ve kendimi gölün yüzeyine çıkarabildim ve yüzeye yükselip bir nefes daha aldım. | TED | ولحسن الحظ، كانت المياة ضحلة نسبياً وقدرت على دفع نفسي إلى سطح البحيرة والإستيقاظ وأخذ نفس آخر من الهواء |
| Taş gibi sert bir donmuş buz yüzeyine sahipti. | Open Subtitles | سطحه كان من الماء المثلج مُـجـمّـد بـصــلابــة كالصـخــر |
| Soğuk, buzlu kabuğu meteroitlerin yüzeyine çarptığında bıraktığı şiddetli dönemin izlerini korumuştu. | Open Subtitles | قشرته المتجمّدة أبقت سجـل لـعـصـرعـنـيـف عندما تحطمت نيازك على سطحه |
| Nasıl, bu kadar derin ve şiddetli dönen girdap bu mega fırtınanın gözü de olabilir gezegenin yüzeyine inebilir? | Open Subtitles | مدى عمق هذه الدوامة الثائرة الدوّارة لكن ربما عين هذه العاصفة العملاقة تهبط لسطح الكوكب |
| Bundan dolayı, bina yüzeyine perde duvarı ekleyeceğiz. | Open Subtitles | لهذا، فسوف نزود ستائر حائطية لسطح المبنى، |
| Onlar da beslenmek için planktonların en çok görüldüğü su yüzeyine çıkıyor. | Open Subtitles | يأكلون العوالق أيضاً التى ترتفع للسطح حيثما تكون وفيرة |
| Güneşi aramak için arada bir yer yüzeyine çıkar... | Open Subtitles | باحثا عن الشمس أحيانا، يصل للسطح |
| Fakat olanları yavaş gösterimde izlediğimizde, süt damlacığının su yüzeyine çarpmasıyla birlikte, | Open Subtitles | لكن شاهدوا ما يحصل في الحركة البطيئة فور ما ترتطم قطرة الحليب بسطح الماء. |
| Örneğin, Mars yüzeyine güvenle inmeyi sağlayan pervanelere güvenen Viking 1 ve 2 iniş araçlarını ele alalım. | TED | فلنأخذ على سبيل المثال مركبات الهبوط فايكنغ 1 و 2. التي اعتمدت على أجهزة الدفع للوصول الى سطح المريخ بسلام. |
| Güneşin bütün yüzeyine göre iğne deliği gibi bir yerden, ama anında yelpaze gibi açılacak. | Open Subtitles | كرأس الإبرة بالمقارنة بإجمالي سطح الشمس و لكن سوف يبدأ على الفور فى الإنطلاق |