| Bir gece, bütün gücünü toplayıp okyanus tabanına doğru yüzmüş. | Open Subtitles | سبحت إلى اغمق جزء في البحر |
| Kaylee yunuslarla yüzmüş. | Open Subtitles | كايلي سبحت مع الدلافين |
| İçinde yüzmüş ve dışarı çıktığında derisi çizgili olmuş. | Open Subtitles | لقد سبح بها ... وعندما خرج منها أصبح جلده مُخططاً |
| Bu yüzden başka bir arkadaş bulmak için çok hızlı yüzmüş. | Open Subtitles | لذا هو.. سبح بعيداً ليبحث عن صديق آخر |
| Genel Müdüre Hayat Sigortası Lazım Şirketini Kaybedebilir Büyük beyazlarla yüzmüş. | Open Subtitles | لقد حدث ذلك بينما كان يسبح الأسبوع الماضي مع القرش الأبيض |
| Genel Müdüre Hayat Sigortası Lazım Şirketini Kaybedebilir Büyük beyazlarla yüzmüş. | Open Subtitles | لقد حدث ذلك بينما كان يسبح الأسبوع الماضي مع القرش الأبيض |
| Katil deriyi yüzmüş, vücudunu parçalamış. | Open Subtitles | لقد سلخ القاتل الجلد الجسد, مسلوخ بالكامل |
| Özre gerek yok. yüzmüş oldum ben de. | Open Subtitles | لا جاجة للأعتذار لقد استمتعت بالسباحة |
| Rachel kesinlikle o gölde yüzmüş. | Open Subtitles | بالتأكيد " ريتشال " سبحت في تلك البحيرة |
| - Oradan buraya mı yüzmüş? | Open Subtitles | -هل سبحت تلك المسافة؟ |
| Çok uzaklara yüzmüş. | Open Subtitles | لقد سبحت كثيرا |
| Ordan geri yüzmüş! | Open Subtitles | لقد سبحت عائدة |
| Thames Nehri'nden yüzmüş, tapa deliklerinden girmiş çıkmış ve sonunda aşçıyı, annesini ve Bayan Whittaker'ı çok şaşırtmış. | Open Subtitles | سبح نهر الـ(تيمز) وخرج من المصرف. وسبّب صدمة للطاهي وأمّي والسيدة (ويتيكر). |
| Çocuk kıyaya yüzmüş. | Open Subtitles | . الولد سبح الي الشاطيء |
| O da senin gibi karaya yüzmüş olabilir. | Open Subtitles | ربما سبح للشاطئ كما فعلت. |
| Aşırı terliyor, yüzmüş sanki. | Open Subtitles | إنه يعرق كثيرا و كأنه يسبح هنا. |
| - Kimle yüzmüş? | Open Subtitles | آسف. كان يسبح مع من؟ |
| - Kimle yüzmüş? | Open Subtitles | آسف. كان يسبح مع من؟ |
| Kafa derisini yüzmüş ve mağarada hayvanı temizlemiş. | Open Subtitles | وقد تمكن الدب من سلخ فروة رأسه في سطح الكهف ذلك اليوم |
| Ama yinede hayatta kaldık ve bu dürtü sonlandığında sanki birisi derimizi yüzmüş gibiydi. | Open Subtitles | ولمّا زال الإذهان، شعرنا وكأن أحدًا سلخ جلودنا أحياء. |
| Derisini yüzmüş memure. | Open Subtitles | لقد سلخ جزء من جلده |
| yüzmüş olması imkansız. | Open Subtitles | مستحيل أنه فام بالسباحة, في هذا لطريق |
| Tokyo'ya geri yüzmüş olurlar | Open Subtitles | المزيد من المعلومات في هذه الأثناء , يمكنهم العودة ! "سباحةً الى "طوكيو |