| Evet kendine iyi bakamayacak ve bir yıl içinde ölmüş olacak. | Open Subtitles | اجل ، و ستقوم بالعناية الفظيعه لنفسها و ستموت خلال عام |
| Kanal taktığımız ilk çocuklara bakarsan, bir yıl içinde farkı görebilirsin. | Open Subtitles | أول طفلين زرعنا لهم القناة، يمكنك رؤية الفرق خلال عام فقط. |
| Son 5 yıl içinde üst düzey birkaç soyguna karıştığı sanılıyor. | Open Subtitles | يشتبه به في عدّة سرقات رفيعة المستوى خلال السنوات الخمس الماضية |
| Hatta buradaki toprakta koşturan tüm atların 1 yıl içinde öleceğini söyledi. | Open Subtitles | و قال أن كل الأحصنة التي ستقوم بجلب التراب ستموت خلال سنة |
| Son iki yıl içinde, çok şey yaşadım. Zor oldu. | Open Subtitles | و لكني كنت أمر بظروف صعبة في السنوات القليلة الماضية |
| - Hepsi bu muydu? - Bir yıl içinde tekrar başvurabilirsin. | Open Subtitles | هذا هو كل شئ سوف يكون هناك مقابلة اخرى بعد عام |
| Bence birkaç yıl içinde, insanlar pilotsuz, elektrikli bir VTOL hava taksisine binmek konusunda kendilerini oldukça rahat hissedecekler. | TED | وأعتقد أنه في غضون بضع سنوات، سيكون الناس مرتاحين جداً بالترحل في تاكسي جوي كهربائي وذاتي القيادة مثل فيتول. |
| Egonu bu işe bulaştırmamalısın, yoksa bir yıl içinde ölmüş olursun. | Open Subtitles | يجب أن تتخلصي من غرورك وإلاّ ستكونين ميتة في غضون عام. |
| Buna bakmak için bir keşif yapmaya çalışıyoruz ve belki de bir yıl içinde sonuçlandıracağız. | TED | نحن نرتب رحلة استكشافية أخرى لنتمكن من النظر إليه ربما نتمكن من ذلك خلال عام. |
| Demek istediğim şey şu: Yalnızca bir yıl içinde 5.000'den fazla hayat kurtardığımızı kanıtladık. | TED | وهذا ما أقصده هنا : لقد أثبتنا بأنه في خلال عام واحد فقط، حمينا أكثر من 5,000 روح من القتل. |
| Bir yıl içinde pazarlama, ürün, iletişim ve bilişim arasındaki eski ambarları tamamen yıktık. | TED | قمنا خلال عام واحد بالقضاء تمامًا على العزلة القديمة، بين أقسام التسويق والمُنتجات وقنوات التواصل وتقنية المعلومات. |
| Önümüzdeki on yıl içinde iç borcu beş trilyon dolar azaltacağız. | Open Subtitles | بينما نخفض الدين الوطني ب٥ تريليون دولار خلال السنوات العشر القادمة |
| Biz Batılı bağışçı ülkeler Afrika kıtasına son 50 yıl içinde tam iki trilyon Amerikan doları bağışlamışız, | TED | نحن كدول غربية متبرعة قد وهبنا للقارة الأفريقية ما يناهز ترليوني دولار خلال السنوات الخمسين الماضية. |
| Amacımız önümüzdeki beş yıl içinde ABD'deki her yargıcın veri güdümlü bir risk aracı kullanmasıdır. | TED | هدفنا، ببساطة جداً، هو أن يستخدم كل قاضي في الولايات المتحدة أداة مبنية على البيانات خلال السنوات الخمس التالية. |
| Birkaç yıl içinde piyasaya sürülecek. | TED | سيكون متوفرا في السوق خلال سنة أو اثنتين. |
| Son 20 yıl içinde olan biten her şeyi öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كل شيء حدث في السنوات الـ 20 الماضية |
| - Hepsi bu muydu? - Bir yıl içinde tekrar başvurabilirsin. | Open Subtitles | هذا هو كل شئ سوف يكون هناك مقابلة اخرى بعد عام |
| 5 yıl içinde, adın marka olduğu zaman bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | في غضون خمس سنوات عندما تصبح علامة تجارية ، سوف تشكرني |
| Bu buluşmayı takip eden bir yıl içinde, hayret uyandıran bir keşif ilan etti: | Open Subtitles | في غضون عام بعد الإجتماع، أعلن اكتشاف مُذهل، |
| Bu Airbnb sadece bir kaç yıl içinde bir metrekare bile emlak sahibi olmamasına rağmen otelcilik endüstrisini temelinden sarstı | TED | هذا إير بي إن بي، الذي في سنوات قليلة فقط قد عطل صناعة الفنادق دون أن يكون مالكًا لقدم مربع واحد من الأرض. |
| Bilgi tasarımcısı olarak son 25 yıl içinde pek çok veri üzerinde çalıştım. | TED | وأنا كمصمم بيانات، تعاملت مع جميع أنواع البيانات خلال الـ 25 سنة الماضية. |
| - Belki bir iki yıl içinde ama... - Üç hafta! | Open Subtitles | ربما فى خلال سنه او اثنان - ثلاث اسابيع - |
| Bir yıl içinde silinip gidecek bir CD ROM'la alakası yok bu işin. | Open Subtitles | وهناك نقطة هي كل القرص المضغوط سوف يكون عفا عليها الزمن في السنة. |
| Nüfus ikiye katlanarak 1 milyardan 2 milyara ulaşacak yani hane geliri önümüzdeki 35 yıl içinde 7 katına yükselecek. | TED | والسكان سوف يزدادون إلى الضعف من مليار إلى مليارين ودخل الأسرة سوف يزداد إلى سبعة أضعاف في الخمس وثلاثين سنة المقبلة |
| Gelecek birkaç yıl içinde, birçoğunuz GPS noktasının gururlu sahipleri olacaksınız. | TED | خلال البضع سنوات القادمة الكثير منكم سوف يصبحون من الملاك الفخورين بإقتناء أجهزة التعقب الصغيرة |
| Bu küçük ortaklığın birkaç yıl içinde bir numara olacağının farkında mısın genç? | Open Subtitles | أنت تدرك تلك الأقلية ستكون رقم واحد بعد سنوات قليلة أيها الصبي الأبيض |
| O, bir yıl içinde 3 kez fok avlarken tespit ettiğimiz tek hayvan. | Open Subtitles | إنها الحيوان الوحيد اللذي ادركناه يأخذ ثلاثة عجول مختلفة في سنة واحدة |