| Bundan önce hiçbir Lord Kumandanın yapmadığını yaptı ve Yabaniler'i kapımızdan geçirdi. | Open Subtitles | لقد ترك الهمج يدخلون عندنا، حيث لم يفعلها أي قائد من قبله |
| Yani ne tür Yabaniler eğlence için birbirlerine taş atar ki? | Open Subtitles | الذي نوع الهمج صخور رميةِ في بعضهم البعض لقَضاء وقتاً ممتعاً الأوقاتِ؟ |
| Yabaniler, bizimkilerden daha acımasız tanrılara hizmet eder. | Open Subtitles | الهمج يعبدون آلهةً اقسي من آالهتك وآلهتي |
| Duvar saldırı aldığında kumandan vekili kendisiydi ve bizi Yabaniler karşısında zafere ulaştırdı. | Open Subtitles | كان القائد عندما تعرّض "الجدار" للهجوم "وقادنا للنصر على "البربر أجل |
| O Yabaniler arasında yıllardır çektiği ıstırap ve mahrumiyeti bir düşün. | Open Subtitles | فكر في أعوام العناء والحرمان و المشقة بين هولاء الهمجيون المتوحشين |
| Duvar'ın güneyinde Yabaniler olduğunu söyledin. | Open Subtitles | لقد أخبرتنا أن هناك همج جنوب الجدار |
| - Yakalanma korkusu olmasaydı bir çoğumuz Yabaniler gibi davranırdık. | Open Subtitles | لولا الخشية من الإيقاع لكان أغلبنا مثل الهمج |
| Yabaniler Duvar'ı aşarsa onları durduracak bir ordu karşılarına çıkana kadar 1000 milde ne varsa, kim varsa yok ederler. | Open Subtitles | إذا اخترق الهمج الجدار، سيتخلصون من كل شيء ومن كل شخص على بعد ألف ميل، قبل أن يواجهوا جيشاً يستطيع ردعهم |
| Yabaniler tırnaklarını koparmaya başladığı zaman, bu bilgiyi ne kadar süre kendilerinde tutarlar sanıyorsun? | Open Subtitles | إلى متى تظن أنهم سيحتفظون بالمعلومات لأنفسهم عندما يقشر الهمج .. أظافرهم؟ |
| - Yabaniler de insan. Aynı bizim gibi, içlerinde iyileri de var kötüleri de. | Open Subtitles | الهمج بشر مثلنا تماماً منهم الطيبون والأشرار |
| Ama Yabaniler'in geçmesine izin verirsek ve uyurken bizi öldürürlerse ne olacak? | Open Subtitles | ولكن ماذا لو تركنا الهمج يعبرون البوابات وقاموا بذبحنا ونحن نيام؟ |
| Yabaniler'in hayatini kurtarmak için yeminli kardeslerini feda eden tarihteki ilk Lord Kumandan. | Open Subtitles | أول لورد قائد في التاريخ يضحي بحياة الذين أقسموا إخوة لإنقاذ حياة الهمج .. |
| Hayatı boyunca Yabaniler ile savaşan bir adamı mı yoksa onlarla sevişen bir adamı mı seçeceksiniz? | Open Subtitles | أتريدون أن تختاروا رجلاً قاتل "البربر" طوال حياته أم رجلاً يمارس الحب معهم؟ |
| Duvar saldırı aldığında kumandan vekili kendisiydi ve bizi Yabaniler karşısında zafere ulaştırdı. | Open Subtitles | كان القائد عندما تعرّض "الجدار" للهجوم "وقادنا للنصر على "البربر أجل |
| Hayatı boyunca Yabaniler ile savaşan bir adamı mı yoksa onlarla sevişen bir adamı mı seçeceksiniz? | Open Subtitles | أتريدون أن تختاروا رجلاً قاتل "البربر" طوال حياته أم رجلاً يمارس الحب معهم؟ |
| Yabaniler sürekli bizim topraklarımıza saldırıyor. | Open Subtitles | الهمجيون يقومون بنهب أرضنا طوال الوقت |
| Yabaniler. | Open Subtitles | حسناً، الهمجيون |
| Dinle bu çocuklar Yabaniler. | Open Subtitles | اسمعي , هؤلاء الناس همج |
| Geceleri beni uyutmayan Yabaniler değil. | Open Subtitles | ليسوا المتوحشين هم من يعطوني قلة النوم في الليال |
| Mormontlar, Hornwoodlar, Yabaniler ve Vadi ile beraber. | Open Subtitles | و مورمونتس و هورنوودس و شتلة و فيل. |
| Duvar'ın kuzeyinde, her hayvanı kontrol edebilen Yabaniler var. | Open Subtitles | معظم من في شمال الجدار همجيون بوسعهم التحكم في الحيوانات |
| Ayni Yabaniler gibi konusuyor. | Open Subtitles | إنه يتحدث وكأنه من البربريين الآن |