| Yalnızca birazcık ne zaman ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | "انها مجرد قليلا مما "لا يمكن التنبؤ به متى يحدث |
| - Ubba'nın ne yapacağı belli olmaz. Emirlerini tanrılardan alır. | Open Subtitles | (آبا) لا يمكن التنبؤ به إنه يأخذ أوامره من الآلهة |
| Virüsün ne yapacağı belli değil. | Open Subtitles | الفيروس لا يمكن التنبؤ به |
| - Yapımı zor değil. - Acemice ve ne yapacağı belli olmayan bir bomba, aslında. | Open Subtitles | ـ ليس من الصعب صنعه ـ خام لايمكن التنبؤ به |
| Bu Newstar Yatırımın müdürünün de ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | رائع مُمثل استثمارات نيو ستار... لا يُمكن التنبؤ به... |
| Her ihtimale karşı. Ne yapacağı belli olmaz, efendim. | Open Subtitles | تحسباً فحسب لا يمكن التنبؤ بأفعاله يا سيدي |
| Genetiği değiştirilen hayvanların ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | من المعروف أن الحيوانات المعدلة لا يمكن التنبؤ بتصرفاتها |
| İnsanları etkilemede gayet iyi ve çok akıllı ve ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | إنهم بارعون جداً بالتلاعب بالناس، أذكياء جداً، و لا يمكن توقع تصرفاتهم جداً |
| Ne yapacağı belli olmayan biri ve çok tehlikeli! | Open Subtitles | لا يمكن التنبؤ به و خطير جداً |
| Bilmek mümkün değil. Sonuçta adamın ne yapacağı belli değil Toby'i bırakma niyeti olmayabilir ki bu da onu bulmayı daha önemli yapar. | Open Subtitles | لا يمكننا الجزم ، حاصل الأمر لا يمكن التنبؤ به قد لا تكون لديه أي نية ليطلق سراح (توبي)، |
| - Jacobs'un ne yapacağı belli olmuyordu. | Open Subtitles | -جاكوب كان لا يمكن التنبؤ به |
| Son zamanlarda ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | لقد مرت بالقليل... ما لايمكن التنبؤ به مؤخراً. |
| Ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | لايمكن التنبؤ بما يفعله |
| Fahişelerin ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | . لايمكن التنبؤ بالعاهرات... |
| Doyle'un yanında 24 saat iki adamım var. Ama ne yapacağı belli olmuyor. | Open Subtitles | لقد وضعت شخصان لمراقبة (دويل) ليلاً و نهاراً لكنه شخص لا يُمكن التنبؤ بهِ. |
| Peter'ın ne yapacağı belli olmaz. | Open Subtitles | ( . (بيتر. لا يمكن التنبؤ بأفعاله |
| Ne yapacağı belli olmayan zavallı bir çocuk. | Open Subtitles | ربما لا يمكن التنبؤ بتصرفاتها |
| Çok tehlikeli. Ne yapacağı belli değil. | Open Subtitles | فهذا خطير للغاية ولا يمكن توقع نتائجة |