| - Bunu yapmamalıydın. - Düzgün bir eve ihtiyacınız vardı. | Open Subtitles | لم يجب عليك فعل ذالك انك تحتاجين لمنزل هادىء |
| Bunu yapmamalıydın Blanche. Bu çok aptalca bir şeydi. | Open Subtitles | لم يكن عليك فعل ذلك كان شيئاً غبياً لتفعليه |
| Sadece, onun önünde yapmamalıydın. Ona karşı gerçekten hisleri vardı. | Open Subtitles | لكن لم يكن عليكِ فعل ذلك أمامها، كانت تكنّ له مشاعر حقيقية. |
| Cesedi görmeye gittin değil mi? Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | ذهبت لرؤية الجثة، ما كان عليك فعل هذا |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | ماكان عليك عمل ذلك. |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | كان يجب ألا تفعل هذا |
| yapmamalıydın. Pervasızcaydı ama yapmana sevindim. | Open Subtitles | ما كان يجب ان تفعل ذلك لقد كان حماقه |
| Bize söylemeden, böyle bir şey yapmamalıydın. | Open Subtitles | ...لا يجب أن تفعل مثل هذا الشيء دون أن تخبرنا |
| Ona dayak atmanı hak etmişti ama bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | لقد إستحقّت بالتأكيد .ضربكلها. لكن لم ينبغي عليك فعل ذلك |
| Shara, yapmamalıydın. | Open Subtitles | شارا, لم يتوجب عليك |
| El Tigre Feroz? yapmamalıydın. | Open Subtitles | النمر الشرس؟ لم يجدر بك فعل ذلك |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | ما كان يجب أن تفعلى ذلك يا امى |
| Bunu yapmamalıydın. Önce bana sormalıydın. | Open Subtitles | لم يجب عليك فعل ذالك كان يجب ان تسئليني أولا |
| Amy, bunu yapmamalıydın. Çok utandım. | Open Subtitles | اوه , ايمي لم يكن يجب عليك فعل هذا لكن هذا محرج |
| Sürpriz! Yolun açık olsun Fred! - Vilma, yapmamalıydın. | Open Subtitles | مفاجأة ويلما ، ما كان يجب عليك فعل ذلك |
| Charles polis merkezinde böyle bir şey yapmamalıydın. | Open Subtitles | ما كان ذلك؟ تشارلز, لم يكن عليك فعل ذلك. |
| Fakat sende yaptığın şeyi yapmamalıydın. Zalimceydi. | Open Subtitles | ولكن لم يكن عليك فعل ما فعلته كان ذلك قاسياً |
| Bunu yapmamalıydın! | Open Subtitles | لم يكن عليك فعل هذا -لم يكن عليك فعل هذا -هيا بنا |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | لم يكن عليكِ فعل هذا |
| Kendi başına yapmamalıydın! | Open Subtitles | لم يكن عليكِ فعل هذا لوحدكِ. |
| Bunu yapmamalıydın. Değmez buna. | Open Subtitles | ما كان عليك فعل هذا الأمر لا يستحق |
| Hayır, kendi hayatını riske attın. Bunu yapmamalıydın! | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتك, ما كان عليك فعل ذلك |
| Bunu yapmamalıydın, Frank. | Open Subtitles | ماكان عليك عمل ذلك، (فرانك). |
| O ameliyatı yapmamalıydın. Karşı olduğumu biliyordun. | Open Subtitles | كان يجب ألا تفعل تلك العملية |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | ما كان يجب ان تفعل هذا |
| Çok küstahsın. Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | أنت متطلب جداً لا يجب أن تفعل هذا |
| Ben içindeyken yapmamalıydın. | Open Subtitles | لم ينبغي عليك فعل ذلك بينما انا متصل بالاطار |
| Haklısın. yapmamalıydın. | Open Subtitles | أنت محقة لم يتوجب عليك |
| Bunu yapmamalıydın. | Open Subtitles | لم يجدر بك عمل هذا |
| Bunu bana yapmamalıydın. | Open Subtitles | ما كان ينبغى أن تفعلى ذلك بى |