| Odama döndüm, silahı dışarı koyup yardım çağırmaya gittim. | Open Subtitles | ثم عدت لمكتبي و و ضعت السلاح في الخارج و ذهبت لطلب المساعدة |
| Adamın biri onu kanlar içinde bulmuş yardım çağırmaya gitmiş, polisler vardığında, sadece kan izlerini bulabilmişler. | Open Subtitles | رجل وجده ينزف و ذهب لطلب المساعدة ولكن عندما الشرطة أخيراً وصلوا إلى هناك كل ما تبقى منه كان آثار دمائه |
| Onu bulmak zorundayız çünkü yardım çağırmaya gittiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | يجب أن نعثر عليه، لأنني لا أظنه ذهب لإحضار المساعدة. |
| Hareket etme, Cordy. Oz yardım çağırmaya gitti. - Buradan çıkmalıyız. | Open Subtitles | " لا تتحركى " كورديليا لقد ذهب " أوز " لإحضار المساعدة نحتاج أن نخرج من هنا |
| Bak, ben yardım çağırmaya gidiyorum, sen burada kal. | Open Subtitles | انصتي، سأذهب لجلب المساعدة و أنتِ ابقي هنا. |
| yardım çağırmaya gidiyorum. O da bu tepenin arkasında. | Open Subtitles | سأذهب لجلب المساعدة والمساعدة ليست بعيدة |
| yardım çağırmaya gidiyorum ! Tanrım... | Open Subtitles | سأذهب لطلب النجدة |
| Ama sonra direkt yardım çağırmaya gideceğiz. | Open Subtitles | -ولكن بعد ذلك سوف أطلب المساعدة -ألتماير |
| -Rachel ve Ricky'yi yardım çağırmaya gönderdim. -Sen de gitmeliydin. | Open Subtitles | لقد أرسلت "رتشيل" و "ريكى" لطلب المساعدة يجب أن تذهبى أنت أيضاً |
| Gary yardım çağırmaya gitti. Ben de Howard'ın yanında kaldım. | Open Subtitles | لذا، (جاري) ذهب لطلب المساعدة (و أنا بقيت مع، (هاورد |
| Sen ve Heather yardım çağırmaya gidin. Dağlara gidip... | Open Subtitles | اذهب أنت و "هيزر" لطلب المساعدة تذهب إلى الجبال و ... |
| Belki de yardım çağırmaya gitmiştir. | Open Subtitles | ربما ذهب لإحضار المساعدة. |
| Derek yardım çağırmaya gitmiş olsaydı bir mesaj falan gönderirdi. | Open Subtitles | هل ذهب لإحضار المساعدة، لو ذهب (ديريك) لإحضار المساعدة لكان أرسل رسالة أو شيء ما. |
| - yardım çağırmaya. | Open Subtitles | -سنذهب لإحضار المساعدة |
| Pekâlâ. Sen burada kal. Ben yardım çağırmaya gideceğim. | Open Subtitles | حسناً إبقي أنتِ هنا وسأذهب لجلب المساعدة |
| - Belki de yardım çağırmaya gitmiştir. | Open Subtitles | ربما ذهب لجلب المساعدة. |
| yardım çağırmaya imkan yok. | Open Subtitles | ولاطريقة لطلب النجدة |
| Ama sonra direkt yardım çağırmaya gideceğiz. | Open Subtitles | -ولكن بعد ذلك سوف أطلب المساعدة |