| Aslında akreplerle olan benzerlikleri, normal yengeçlere göre çok daha fazladır. | Open Subtitles | انهم في الواقع أكثر انتماء الى العقرب منه الى السرطانات العادية. |
| Burada gördüğünüz gibi, bunu yengeçlere yapay diken takarak yaptık ve daha sonra onları test ettik. | TED | وقد فعلنا ذلك بوضعنا لهذه الأشواك الإصطناعية في السرطانات كما ترون هنا، ثم بعد ذلك اختبرناهم. |
| Ama ufak bedenleri, iri taş parçaları arasında gizlenen balık ve yengeçlere ulaşmalarına olanak tanır. | Open Subtitles | لكن حجمهم الصغير يُمكّنهم من الوصول الى الاسماك و السرطانات التي تختبىء بين الصخورِ. |
| Bağırsaklarını kuma döküp yengeçlere yem ederler. | Open Subtitles | كانوا قد أفقدوك شجاعتك وتركوك في الرمال لتأكلك السرطانات |