| İşletme masraflarını karşılamak giderek zorlaştı. | TED | صعوبة تأمين تكلفة العمليات بدأت تزداد, الميزانيات اللازمة للعمل. |
| Ben doğduktan kısa bir süre sonra, işler biraz zorlaştı. | TED | تمامًا بعد ولادتي، أصبحت الأمور أكثر صعوبة بعض الشيء. |
| Ülkeden kesin bilgi almak iyice zorlaştı. | Open Subtitles | ازدادت صعوبة الحصول على معلومات من البلاد |
| Bilirsin, artık yapamıyorum, işler daha da zorlaştı. | Open Subtitles | أتعرفين، لأنّ ليْس لدي هذا الآن، الأمور أصبحت أصعب |
| Ya ben okuldan bu kadar uzakta kaldım ya da bu magazin bulmacaları daha da zorlaştı. | Open Subtitles | إما أنني كنت خارج المدرسة لوقت طويل أو أن لغز الكلمات المتقطعة في مجلة الناس أصبح أصعب |
| Kızımız hamile kaldığında gizlemeye çalıştık ama işimiz çok zorlaştı. | Open Subtitles | إبنتنا أصبحت حامل حاولنا إخفائها لكن الأمر أصبح صعباً |
| Yeni bir düşman olan kirli FBI ajanı Alexander Mahone'nın da seyirciye tanıtılmasıyla, kardeşler için hayatta kalabilmek daha da zorlaştı. | Open Subtitles | و ليبقوا أحياء كان أمراً جُعِل صعباً جداً مع تدخل العدو الجديد للأخين، العميل الحكومي العنيف ألكسندر ماهون. |
| Ama her yolda ve çıkmaz sokakta, iyimser kalabilmek gittikçe zorlaştı. | Open Subtitles | إلا أنّه مع كل انعطاف او طريق مسدود، تزداد صعوبة بقائي متفائلاً. |
| Bu yeni aptal ortağımla çalışmaya başladığımdan beri sır tutmak iyice zorlaştı. | Open Subtitles | الاحتفاظ بالسر يصبح اكثر صعوبة مع زميلك الغبي هذا |
| Şimdi sertifika alma işin daha da zorlaştı. | Open Subtitles | الآن فقط حصلت على شهادة الخاص أكثر صعوبة. |
| Yaptığın şey onların geri çekilmelerine sebep oluyor ve artık tedarikçiyi tespit edip, izlemek çok daha zorlaştı. | Open Subtitles | ماتفعله سوف يتسبب في تراجعنا وجعل الامر أكثر صعوبة بالنسبة لنا لتعقب وتحديد المصدر |
| Şimdi, dişinin sırtında iki tane erkek var ve yüzeye çıkması iki kat zorlaştı. | Open Subtitles | لدى الأنثى الآن ذكران على ظهرها وتتضاعف صعوبة صعودها للسطح |
| Gözlemlemeye devam ettikçe mantıklı bir şey bulmak o kadar zorlaştı. | Open Subtitles | و كلما رأيت أكثر،تزداد صعوبة إيجاد منطق لها |
| Tanıştıktan sonra bana yalan söylemek zorlaştı mı? | Open Subtitles | هل هو الكذب أصعب علي بمَ أنك تعرفني الآن؟ |
| Kayıp olduğu süre uzadıkça, benim için birine söylemek giderek zorlaştı. | Open Subtitles | وطوال بقائها مفقوده اصبح أصعب علي بأن أخبر أحد |
| Artık haberlerden uzak kalmak daha da zorlaştı. | Open Subtitles | حسنًا الأمر أصبح الآن أصعب للبقاء بعيدًا عن الأخبار |
| Patronun değiştiğinden beri seni görmek iyice zorlaştı. | Open Subtitles | منذ حصلتِ على رئيس جديد بدا الأمر أصعب من ذي قبل لأراكِ ، لماذا هذا ؟ |
| Matematik bizim zamanımıza göre daha zorlaştı mı? | Open Subtitles | "هلمادة"التفاضلوالتكامل، أصبحت أصعب عمّا درسناها؟ |
| Bilirsin, o buraya geldiğinden beri her şey zorlaştı. | Open Subtitles | لقد كان الأمر صعباً جدا , أنت تعرف , منذ أن وصل إلى هنا |
| Her zamanki gibi işler zorlaştı, sen de kaçmaya çalışıyorsun. Yine başlama. | Open Subtitles | إنّك تجبن عندما يغدو الوضع صعباً. |
| Çok zorlaştı. | Open Subtitles | لقد كان صعباً جداً. |
| Gerçekten güzel kızartma bulmak bu aralar zorlaştı. | Open Subtitles | البطاطا الجيدة حقاً حقاً من الصعب الحصول عليها |