| Halkın içindeki adi pis şeylerin umurumda değil. umurumda olurdu, ama kabullendim artık. | Open Subtitles | إننى لا آبه بأفعالك القذرة فى العلن و إننى قد وفقت فى ذلك |
| Emir vermek istiyorsan kendine bir köpek al çünkü artık hiç umurumda değil! | Open Subtitles | يجب أن تحضري كلباً إذا أردت إصدار الأوامر لأنني لم أعد آبه لذك |
| Ne kadar adamı olduğu umurumda değil Cumhuriyeti tekrar kuramayacak. | Open Subtitles | أنا لا آبه بكمّ الرجال الذين لديه لنْ يستعيد جمهوريته |
| Önüme geleni vururum. sikimde bile olmaz. | Open Subtitles | تبا يا رجل أنا مستعد لقتل أي كان , لا آبه |
| Ne kadar iyi olduğunu düşündüğün umrumda değil. Ama kimse benimle böyle konuşamaz. | Open Subtitles | لا آبه كم أنت مُغّـتر بنفسك ولكن لا أحد يتحدث إليّ بهذه الطريقة |
| Açıkçası, toplantıda olup olmaması umurumda değil. Tuvalette olup olması da umurumda değil. | Open Subtitles | ولأصدقك القول، أنا لا آبه إن كان في اجتماع أو جالسًا على المرحاض. |
| Gerçek şu ki artık gerçekleri bilip bilmemen umurumda değil. | Open Subtitles | ألاوهي.. أني لست آبه بتبيُّنك الحقيقة، ما عدت أحتاج رضاك. |
| Onunla sorgu odasında ne kadar zaman geçirdiniz umurumda değil. | Open Subtitles | لا آبه كم من الوقت قضيت في غرفة الاستجواب معه |
| Tatlım, belge yoktu. Belge göstermedi. Belgeler umurumda değil. | Open Subtitles | ما من أوراق، لم تريني أي أوراق، لا آبه لأمر الأوراق |
| Tatlım, belge yoktu. Belge göstermedi. Belgeler umurumda değil. | Open Subtitles | ما من أوراق، لم تريني أي أوراق، لا آبه لأمر الأوراق |
| Rozetinde ne yazdığı umurumda değil. | Open Subtitles | هذا ملهانا أنا لا آبه لما تقوله شارتك ايها الزنجي |
| Bak, gerçekten, siz beylerin ne düşündükleri umurumda bile değil... ta ki, biz dinlemek zorunda kalmadığımız sürece. | Open Subtitles | أنظر، أنا لا آبه حقاً بما يعتقده السادة أمثالكم. مادمنا لن نضطر لسماعه. |
| Ne olduğun umurumda değil. Burada uyuyabileceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | لا آبه بما أنت عليه تظن أنك تستطيع النوم هنا |
| Ne kadar süreceği umurumda değil, yani sonsuza kadar konuşabilirim. | Open Subtitles | لا آبه كم الوقت سيستغرق الأمر, لأن بإمكاني التكلم إلي الأبد |
| Ama onların söyledikleri umurumda bile değildi.Ben böyle bir yere asla alışamazdım. | Open Subtitles | لكنني لا آبه لما قاله, أي منهم كان من المستحيل أن أعتاد على ذلك المكان |
| Böldüğüm için kusura bakmayın, ama zerre umurumda değil! | Open Subtitles | اعذروني على مقاطعة حديثكم لكنني لا آبه لهذا الهراء |
| umurumda değil! Parayı al! Zaten hepsi senin paran! | Open Subtitles | لا آبه ذلك, خذي المال إنه لك , على أية حال |
| Para umurumda değil. Ben perdeyi aralayacağım. Büyücüyle tanışmak istiyorum. | Open Subtitles | لا آبه للمال، سأقلب الأدوار، أريد مقابلة المسؤول |
| Karım köpeğimle beraber kaçtı bir aydır sarhoşum ve ölsem de, kalsam da sikimde bile değil. | Open Subtitles | هربت زوجتي مع كلبي وأنا ثمل منذ شهر ولست آبه البتّة إن عشت أو مت |
| Herifin ne dediği umrumda değil, ben yokum. Şimdi paranın benim olan hissesini ver. | Open Subtitles | لا آبه لما قاله الرجل، لن أشارك، والآن أعطوني نصيبي من المال |
| umursamıyorum bile. beni ilgilendirmez. Sadece iyi olduğundan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا آبه حتى، ليس من شأني أريد فقط معرفة أنها بخير |
| Ama şunu demek istiyorum. Saatin bir önemi yok. | Open Subtitles | لكن وجهة نظري هي أني لا آبه للوقت أيًّا كان. |
| Ne olduğu önemli değil, sennin güçlerinle hazırladığın bir jutsu olsun yeter. | Open Subtitles | لا آبه أيّ تقنية تستعمل، لكن جهّز واحدةً مبنية على قوة الناسك |
| Ne düşündüğünüzü, neden bu kadar umursadığımı bilmiyorum ama umursuyorum işte. Çok üzgünüm. | Open Subtitles | لا أدري لمَ آبه لرأيكِ ولكنّي آبه لسببٍ ما، لذا: |
| Ne sebeple yaptığın beni ilgilendirmiyor. | Open Subtitles | أنا لا آبه ما هو السبب الذي دفعك لأن تفعل ما فعلت |