| çocuklarım, suçlama yaptığınızda delillere sahip olduğunuzdan emin olmalısınız. | Open Subtitles | يا أبنائى عندما تقوموا بإتهام فمن المؤكد أن لديكم حقائق |
| Şimdi, çocuklarım, ilgilenmem gereken bir sürü başka konu var. | Open Subtitles | الآن يا أبنائى أنا لدى أمور كثيرة لأفحصها |
| Evliliğim lanetli, oğullarım ölü doğdular çünkü kardeşimin karısıyla evlenerek Tanrı'ya karşı geldim. | Open Subtitles | فقد كان زواجا ملعونا وقد ولد أبنائى موتى. لأننى قد أنتهكت قانون الرب عن طريق الزواج من زوجة أخى. |
| Elbette, bir çiftlikle uğraşmak çok zor, ama oğullarım gelince bu değişecek. | Open Subtitles | بالطبع إدارة مزرعة هو عمل كبير. لكن كل هذا سيتغير عندما يصل أبنائى. |
| Silahsız bir şekilde Oğullarımı istemek için geldim. | Open Subtitles | جئتك أعزلاً من السلاح كى أطلب منك أبنائى |
| Kırsalda mükemmel, masum bir yolculuğa çıkıyorum sevdiğim çocuklarımla. | Open Subtitles | مرحباً,أنا ذاهب لرحلة بريئة فى الريف . مع أبنائى الذين أحبهم |
| oğullarıma iyi bir savaşçı olmayı öğrettim. | Open Subtitles | لقد علمت أبنائى أن يكونوا مقاتلين ماهرين |
| Diana, çocuklarımı asla incitmem, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | ديانا، أنت تعلمين، أنا لم أكن لأؤذى أبنائى أبدًا من فضلك |
| Oğullarımın hepsi hoş karşılanır, tam 6'da gelmeleri halinde. | Open Subtitles | كل أبنائى مرحب بهم، لكن ليس بعد السادسة بدقيقة |
| çocuklarım, ben sizin babanızım, koruyucunuzum. Sizin kanınızdanım. | Open Subtitles | يا أبنائى أنا أبوكم أنا حاميكم أنا من دمكم |
| Çünkü onlar benim çocuklarım Bu senin çocuğun be adam ! | Open Subtitles | لأنهم أبنائى ، وليس أبناء الأخرين. هذه طفلتك أنت. |
| Emmett, yelkenli biletleri için sağ ol adamım. çocuklarım çok eğlendi. Bir şey değil. | Open Subtitles | إيميت " شكراً على تذاكر المباراة لقد أسعدت أبنائى " - لا مشكلة - |
| Benim çocuklarım tabutlarında olsa da. | Open Subtitles | بينما أبنائى وابنتى يتعفنون فى قبورهم |
| çocuklarım bizimle birlikte yaşamak için geri geldi. | TED | عاد أبنائى للعيش معنا. |
| oğullarım savaşçı değil. Götürdüğünüz adamlar geri dönmüyor. | Open Subtitles | أبنائى ليسوا محاربين, الرجال الذين تأخذونهم لا يعودون أبداً |
| Tüm oğullarım ölü doğdu. | Open Subtitles | فكل أبنائى كانوا موتى عندما ولدوا. |
| Karım. oğullarım. Kızlarım. | Open Subtitles | زوجتى أبنائى و بناتى |
| Bütün oğullarım tam birer dangalaktır. | Open Subtitles | كل أبنائى ساذجين تماما |
| Oğullarımı hiç direnmeden onların eline vermişsin. | Open Subtitles | سلمتهم أبنائى عمداً من دون قتال |
| Oğullarımı bana geri getirebilir mi? | Open Subtitles | أيستطيع استعادة أبنائى مجدداً؟ |
| Umarım çocuklarımla iyi vakit geçirmişsindir çünkü onları bir daha göremeyeceksin. | Open Subtitles | آمل أن تكونى قد حظيتِ بمتعة زيارة أبنائى لأنكِ لن تريهم قطّ مجدداً، اخرجى |
| çocuklarımla çok fazla fiziksel aktivitede bulunmalıyım, böylece sağlıklı yetişkinler olarak büyümeleri için onlara spor yapma alışkanlığını aşılayabilirim. | TED | من المفترض أن أقوم بالكثير من الأنشطة البدنية مع أبنائى حتى أزرع فيهم عادة اللياقة البدنية حتى يكبروا فى صحة جيدة . |
| Kızlarım ve oğullarıma Hagrid'e zarar vermemelerini emrettim. | Open Subtitles | أبنائى وبناتى لا تؤذي هاجريد بناء على أوامري |
| çocuklarımı korumak için kendi karımı öldürdüm. | Open Subtitles | لقد قتلتُ زوجتى كي أحمى أبنائى. |
| Oğullarımın hepsi hoş karşılanır tam 6'da gelmeleri halinde. | Open Subtitles | كل أبنائى مرحب بهم .... ولكن ليس بعد السادسة |