| Baban ve ben hastalığın ırsî olma ihtimali ve senin hassas yapından dolayı bunu sana söylememeye karar verdik. | Open Subtitles | أبوك و أنا قررنا .أنلا نخبركلأن . هذاالمرضقد يكونوراثياً, و أنت كنت دائماً حساس |
| Baban ve Başkan da biraz konuşsunlar. Hadi tatlım. | Open Subtitles | لم لا نأخذجولة، لكي يتكلم أبوك و الرئيس معا |
| Zamanı geldiğinde Baban ve ben sana hoş bir Hint'li erkek bulacağız. | Open Subtitles | عندما يأتي الوقت أبوك و أنا... سوف نجد لكِ فتى هندي لطيف... |
| Baban ve ben sana sık sık yazacağız. | Open Subtitles | أبوك و أنا سوف نكتب لك أغلب الأحيان |
| Sevgiler, annen ve baban." | Open Subtitles | ثم أصبح لدينا كل شئ مع الحب، أبوك و أمك" |
| Baban ve ben bunca yılda bir çok oyun oynadık... ve ben hiç bir zaman sayı yapamadım ama herzaman eğledim. | Open Subtitles | أبوك و أنآ لعبنآ العديد من الألعآب على مر السنين... ولم نقم أبداً بتسجيل النقآط وكنّآ نقضي وقتاً ممتعاً دآئماً. |
| Baban ve ben boşanıyoruz. | Open Subtitles | أبوك و أنا سننفصل |
| Daha fazla bekleyemezsin. Ama bu Baban ve Calvin'den daha büyük bir olay. | Open Subtitles | أعمل على ذلك يا(ماغي)، لكنّ هذا أكبر بكثير من أبوك و(كالفن) فقط. |
| Baban ve abin burada olmadığı için, bizi öldürüp, köyü yakacaklar. | Open Subtitles | - إنبطح. برحيل أبوك و أخوك. |
| Ben hallederim. Baban ve Rusty gelmeyecek. | Open Subtitles | تأكدت من كل شيء أبوك و(راستي) لن يحضُرا |
| Baban ve Roy Gilbert arkadaş değildiler. | Open Subtitles | - أبوك و(روي غيلبرت) لم يكونا صديقين |
| Mesela Carley, Baban ve sponsorların. | Open Subtitles | مثل (كارلي) و أبوك و ضامنوك |
| Baban ve Moira Douglas... | Open Subtitles | (أبوك و(مويرا دوغلاس... |
| "Annen ve baban seni berbat eder. | Open Subtitles | أبوك و أمك يفسدونك ويعبثون في دواخلك |
| Senin annen ve baban... neredeler? | Open Subtitles | أين هما الآن؟ أبوك و أمّك؟ |