| Şu anda bir tanesi için bile ne bir parça etimi ne bir parça ekmeğimi ne de bir yudum biramı takas etmezdim. | Open Subtitles | الآن، أنا لا أستطيع التفكير بواحد ذلك أنا لا أتاجر لبعض اللحم بعض الخبز و بيرة محترمة |
| 14 yaşındaydım, beysbol kartlarını takas ediyor, "Mutlu Günler" izliyordum... Gerçekte Yahudi ne demek bilmiyordum. | TED | كان عمري 14 عامًا، لقد كنت أتاجر ببطاقات لعبة البيسبول وأشاهد برنامج "أيام سعيدة".. لم أكن أعرف حقًا ما هو اليهودي. |
| Pazartesi, çarşamba ve cumaları kiramı ödeyebilmek için ders verirken bir yandan da borsa gömlekçiliği yapıp, çalışmam için bilgi topluyorum. | Open Subtitles | إني أقوم بالتدريس أيام الاثنين، والأربعاء، وبعض أيام الجمعة لأدفع الإيجار بينما أتاجر في الصباح وأدرس -لـ "سيريز ٧" |
| Her şeyle ticaret yapabilirim, Bayan Bauford, her şeyle. | Open Subtitles | أنا أتاجر بأيّ شئ سّيدة بوفورد أيّ شئ على الإطلاق |
| Ben silah satarım, uyuşturucu satmam. | Open Subtitles | أنا أتاجر بالسلاح وليس المخدرات |
| Önce sahte ve pahalı dini eşya ticareti yaptım. | Open Subtitles | ..أولاً : أنا أتاجر في التحف الدينية الزائفة |
| Söyleyin Bay Machado, ne yapıyor muşum? Para mı aklıyorum, uyuşturucu mu satıyorum? | Open Subtitles | ما الذي كنتُ أفعله، أغسل الأموال، أتاجر بالمُخدّرات؟ |
| Ben mal satmıyorum. Ne olursa olsun, bir daha hapse dönmem! | Open Subtitles | أنا لن أتاجر لأنني لن أعود للسجن مهما حدث |
| Bir şey alıyor ya da bir şey satıyordum. Kahire'ye bir çok defa gittim. | Open Subtitles | كنت أتاجر ببعض الأشياء وقد زرت القاهرة للعديد من المرات |
| Jackie Cobb ile takas yapmak için tamir ediyordum. | Open Subtitles | حاولت أن أتاجر بها مع جاكى كوب |
| Korunmam için milletle sigara takas edeceğim. | Open Subtitles | سأبقى هنا أتاجر بالسجائر طلباً للحماية |
| Para güvende. Onu takas etmek istiyorum. | Open Subtitles | المال الثقيل, أنا أتاجر فيه |
| Seninle borsa falan oynamam. | Open Subtitles | أسمعي أنا لن أتاجر معك |
| Çok fazla ticaret yaparım, bazen izini sürmek oldukça zor olabiliyor. | Open Subtitles | انني أتاجر كثيراً جداً, و من الصعب تذكر مصادرها جميعاً. |
| Kahvenin geleceğinden ticaret yapıyorum. | Open Subtitles | أتاجر في القهوة المستقبلية |
| Hisse senedi alır satarım. | Open Subtitles | أتاجر في الأسهم. |
| - Her tür şeyi satarım ben... | Open Subtitles | ...أنا أتاجر في كل شيء |
| Evet, vadeli işlem ticareti yapıyorum ağırlıklı olarak kurumsal müşteriler için para takasları yapıyorum ve ek iş olarak da küçük şirketlerin birleşmelerinin hakemliğini yapıyorum. | Open Subtitles | نعم، أنا أتاجر عادة بمقايضة العملات للعملاء من المؤسسات وأقوم ببعض عمليات الاندماج والموازنة بجانب ذلك |
| Dev isimlerle mal ticareti yapıyorum. | Open Subtitles | أننا أتاجر بالسلع مع العملاقة. |
| Uyuşturucu satıyorum. | Open Subtitles | كنت أتاجر بالمخدرات |
| Kendim için satıyorum. | Open Subtitles | أنا أتاجر لصالحي الخاص، |
| İşimle gurur duyuyorum... çünkü en azından uyuşturucu trafiğine bulaşmadım... yada burada ki diğer kızlar gibi kendimi satmıyorum. | Open Subtitles | أنا فخورة بعملي على الأقل أنا لا أتاجر بالمخدرات أو أعمل في أحد بيوت الدعارة كما يفعلن كثير من الفتيات هنا |
| Uyuşturucu satmıyorum Alex. Tamam lisedeyken ot falan sattım ama o kadar. | Open Subtitles | ،لا أتاجر في المخدرات بعت الحشيش سوى في الثانوية |
| Mal satıyordum. Ama onu öldürmedim. | Open Subtitles | كنتُ أتاجر بالمخدرات، لكنني لم أقتله. |