"أتردّد" - Translation from Arabic to Turkish

• tereddüt
• çekinmem
• müdavimiyim

Ama kendime söz verdim, bir daha elime fırsat geçerse tereddüt etmeyeceğim.
لكنّي أقسمت لنفسي، إذا كان عندي أبدا الفرصة ثانية، أنا لا أتردّد.

Kesin olarak öğrenmenin bir yolu var ama önermekte tereddüt ediyorum.
هناك طريق واضح للمعرفة لمتأكّد لكنّي أتردّد في إقتراحه.

savunmanın düşeceği bir an gelecek, ve ben o an, seni öldürmek için bir an bile tereddüt etmeyeceğim.
سيأتي وقت و أنت خاضع و عندها، لن أتردّد لحظة في قتلك

Uyarımı dikkate almazsa saldırı yapmaktan çekinmem.
إن حاول تحاهل إنذاري، فلن أتردّد بالهجوم عليهم

Ben kendi insanlarımı öldürmekten çekinmem.
أنا لا أتردّد إليه انا إقتل ناسي.

Beni bilirsin buranın müdavimiyim. Geri döneceğim.
بربّكَ, أنتَ تعرفني أنا أتردّد هُنا, سوف أعود.

Eğer tek kelime ederseniz tereddüt etmeden beyninizin ortasına kurşunu yersiniz.
لا تنبسوا ببنت شفة وإلاّ فلن أتردّد في وضع رصاصة بأدمغتكم!

Kaybedecek bir şeyim yok. Ateş etmede tereddüt bile etmem.
ولا يوجد ما أخسره ولن أتردّد بإطلاق النّار.

Seni bir kez indirdim, Yeniden indirmeye tereddüt etmem.
لقد أطحتُ بك مرّة، لن أتردّد بفعل ذلك مُجدّداً.

Bir kaç defa tereddüt ettim... ve gene geç kaldım.
أتردّد و مجدّداً , فات الأوان.

Ben seninkini kesmek için tereddüt eder miyim?
أتظن بأني أتردّد بقطعي حنجرتك؟

O şans geldiğinde tereddüt etmeyeceğim.
سوف لن أتردّد عندما تأتي تلك الفرصة.

tereddüt etmeye vaktim olmuyor.
لم يكن لدي وقت لكي أتردّد

Artık tereddüt etmeyeceğim.
لن أتردّد مرةً أخرى.

tereddüt etmezdim.
لن أتردّد.

Altıncısını öldürmekten de çekinmem.
لن أتردّد في جعلهم ستّة.

Kullanırım bak, çekinmem!
سأستخدمها لن أتردّد!

- Ben buranın müdavimiyim...
-أنا أتردّد هُنا ...