| Peki sen Jimmy, bu kadını, Lucy'yi ölene kadar kanuni eşin olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | وأنت يا جيمي أتقبل قانونياً بهذه المرأة التي تدعى لوسي أن تكون زوجتك حتى يفرقكم الموت |
| Tanrı'nın sana şerre ve yaratacağı her biçimdeki eziyete karşı direnmen için bahşettiği hürriyeti ve gücü kabul ediyor musun? | Open Subtitles | أتقبل الحرّيّة والقوّة التي يُعطيك إيّاهما الرّبّ لتقاوم الشّرّ والطّغيان في أيّ شكلٍ يتمثّلان فيه؟ |
| Sanırım küçük kızımın büyüdüğünü kabullenmek benim için biraz zor. | Open Subtitles | يبدو أنه علي أن أتقبل فكرة أن فتاتي الصغيرة تكبر |
| Yerleri mi öpüyorsun? | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ أتقبل الأرض؟ |
| Onun da diğer delikanlılar gibi hata yapacağını kabullenmem gerek. | Open Subtitles | يجب ان أتقبل الحقيقه بأنه سيكبر مثل المراهقين |
| Lordum, bu naçizane çoban kızı karınız olarak kabul ediyor musunuz? | Open Subtitles | أتقبل يا مولاي بهذه الراعية البسيطة زوجة لك؟ |
| Sınırlarımı kabullenip ince esprili ve nazik olmaya devam edeceğim. | Open Subtitles | سوف أتقبل حدودي وأرضى بتقدمي الحضاري وبديهتي |
| Ordunun bana bahşettiği sonuçları kabullendim hâlâ da kabullenebilirim. | Open Subtitles | تقبلت و لا زلت أتقبل عواقب أن الجيس لم يعجبه. |
| Her şeyi kabullenmemi mi istiyorsun? | Open Subtitles | ماذا تريد مني أتقبل الأمر فحسب؟ |
| Bu şekilde reddedilmeyi kabullenemem. | Open Subtitles | لا أعلم كيف أتقبل هذا النوع من الرفض. |
| Peki. Ben buyum, kabulleniyorum. | Open Subtitles | حسناً ، جيد ، جيد ، هذه أنا ، سوف أتقبل الأمر |
| Michael Rizzi, vaftiz olmayı kabul ediyor musun? | Open Subtitles | مايكل ريزى , أتقبل المعمودية ؟ |
| Kişot, bu güzel bayanı karın olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | - أجل ! و أنت، يا "كيخوتي"، أتقبل أن تكون هذه السيدة الجميلة زوجةً شرعيةً لك ؟ |
| Ayrıca bunun senin sorumluluğun altında olduğunu da kabul ediyor musun? | Open Subtitles | لكن ، أتقبل الأمر كمسئوليتك الخاصة؟ |
| Düello teklifini kabul ediyor musun? | Open Subtitles | أتقبل طلب المواجهة المقدم من الخصم : |
| Justin, kendini şövalyeliğe vakfetmeyi ve krallığa sadakat yeminini edip bu ağır yükü kabul ediyor musun? | Open Subtitles | "جاستن" أتقبل بالعبء الثقيل الذي يتجشمه الفرسان و تقسم بالوفاء لمملكتك |
| Artık farklı olduğunu ve ilişkimizin olduğundan olduğundan öteye gitmeyeceğini kabullenmek zorundayım. | Open Subtitles | علي أن أتقبل بأنه مختلف الآن.. وعلاقتنا.. لن تكون أبدا كما كانت. |
| Böyle biri olduğunu ve nasıl biri olamayacağını kabullenmek uzun zaman aldı. | Open Subtitles | لقد أستغرق منى وقت طويل لكى أتقبل حالتها انها لن تعود مرة اخرى |
| Sen anneni o ağızla mı öpüyorsun? | Open Subtitles | أتقبل والدتك بهذه الشفاه؟ |
| Normal olamayacağımı kabullenmem mi lazım? | Open Subtitles | علي أن أتقبل أنه لا يمكنني أن أكون شخصا عاديا؟ |
| Geleneklere uygun olarak, en yüce ruhani lider seçilmenizi kabul ediyor musunuz? | Open Subtitles | بمقتضى نتيجة الاقتراع الشرعي، أتقبل أن تكون الحبر الأعظم؟ |
| Yani, kabullenip, bana kabadayılık etmesine izin mi vereyim? | Open Subtitles | إذاً أتقبل الأمر وأدعها تضايقني ؟ |
| Gezegenden canlı ayrılmayı başaramam. Bunu kabullendim. Arkhete too noss-too iayss tayn a-roo-rahn. | Open Subtitles | أنا أتقبل هذا تحكم برجوعك للتراب |
| Sessizce oturup tüm bunları kabullenmemi mi? | Open Subtitles | أن أجلس بهدوء و أتقبل كل هذا ؟ |
| Ama Amy ve oğlumuz için, kabullenemem. | Open Subtitles | لكن لآمي وإبننا لا أتقبل ذلك |
| Hey, yeni çocuk, tek yaptığım kabullenmek, sen bebek olduğun için bebek tişörtleri giydiğin zamandan beri kabulleniyorum. | Open Subtitles | أيها الشاب الجديد، كل ما أفعله هو تقبّل الواقع. كنت أتقبل الواقع منذ، |
| - İşimdeki riskleri bilirim ve onları kabul ederim. - Öyleyse beş dakika önce neden ağlıyordun? | Open Subtitles | أنا أتقبل مخاطر مهنتي لم كنت تبكين منذ خمس دقائق إذن؟ |
| Ahlak, önyargı, çeşitlilik ve dahil olma gibi konular söz konusu olduğunda gerçek insanlara gerçek bedeller vardır ve bunu kabul ediyorum. | TED | عندما نأتي لمسائل مثل الأخلاقيات، التحيز، التنوع، الشمول، هناك ثمن حقيقي لأشخاص حقيقين، وأنا أتقبل ذلك. |