| Taze havanın tadını çıkarmak istiyorum. Benimle tadını çıkarır mısın? | Open Subtitles | أودّ أن أتمتّع بالهواء النقي فهل تودّ التمتّع به معي؟ |
| Sonra şefkatin özelliklede ofisteki kadınların şefkatinin tadını çıkarttım. | Open Subtitles | ذلك، وأنا بالأحرى أتمتّع به العطف، خصوصا من النساء في مكتبنا. |
| Temiz havanın tadını çıkarmak istiyorum. Bana katılır mısın? | Open Subtitles | أودّ أن أتمتّع بالهواء النقي فهل تودّ التمتّع به معي؟ |
| Sakin olun. Bu durumun tadını çıkarmaya hakkım yokmu? | Open Subtitles | تباطأ، أنا يمكن أن أتمتّع قليلا |
| Bu bayram döneminden hiç zevk almıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أتمتّع في عطلة هذا الموسم على الإطلاق |
| O bakireleri sikmekten zevk almıyorum sadece sinirlerimi biraz gevşetmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أتمتّع بمضاجعة أولئك العذارى، أنا فقط أهدىء أعصابي. |
| Yani, senin gibi harika bir bayanla bu atmosferin tadını çıkarma fırsatına sahip olmak çok muhteşem bir şey. | Open Subtitles | أقصد, إنها فرصة نادرة لإتاحة الفرصة لي لكيّ... . أتمتّع مع سيّدة فاخرة مثلك |
| Evet. Ama hayalini kurduğum kadar çıkartamıyorum tadını. | Open Subtitles | لكني لا أتمتّع به بقدر ما ظننت. |
| Günün kalanının tadını çıkartmak istiyorum. | Open Subtitles | أودّ أن أتمتّع بما تبقّى من العصر. |
| tadını çıkarmama izin ver. | Open Subtitles | دعني فقط أتمتّع بهذا. |