"أتيت لأرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • görmeye geldim
        
    • bakmaya geldim
        
    • diye bakmaya gelmiştim
        
    • için geldim
        
    • için gelmiştim
        
    • izlemeye geldim
        
    Ne durumda olduğunu görmeye geldim. Open Subtitles أنا، لقد أتيت لأرى كيف حالكِ، في الواقع.
    Fransız adam hakkında yazılanları okudum ve herhangi bir yardımım olabilir mi diye görmeye geldim. Open Subtitles و أتيت لأرى إن كنت أستطيع تقديم المساعدة أو العون.
    Lux'ı görmeye geldim, hani bir şeyler atıştırmak ister belki oyun salonuna gideriz. Open Subtitles أتيت لأرى إن أرادت لاكس الخروج قليلاً ربما نجد ممراً
    Mahkemeden önce konuşup anlaşabilir miyiz diye bakmaya geldim. Open Subtitles أتيت لأرى اذا كان يمكننا التحدث وربما تفادي جنون المحاكم
    - Günaydın, Calpurnia. Jean Louise'in okuldaki ilk günü için hazır olup olmadığına bakmaya geldim. Open Subtitles "أتيت لأرى إذا كانت "جين لويس مستعدة ليومها الأول فى المدرسة
    Sadece vali Chung'la olan yanlış anlaşılma çözüme ulaşmış mı diye bakmaya gelmiştim. Open Subtitles أَنا فَقَطْ أتيت لأرى الوضع مع سوء الفهم مَع الحاكمِ هل تم حله
    Sadece, işleri hafifçe dürtmek için geldim. Open Subtitles أتيت لأرى إذا كان بإمكانى تسريع الأمور
    Günaydın, Evlat. Şey için gelmiştim... Kirli giysin var mı diye. Open Subtitles صباح الخير ياولدي لقد أتيت لأرى أن كان لديك ملابس متسخة
    Umarım hazırsınızdır kızlar çünkü buraya gösteri izlemeye geldim. Open Subtitles حسناً أتمنى أن تكن مستعدات يا بنات لأنني أتيت لأرى عرضكم
    Bunu görebilmek için korkutucu üne sahip eski bir hayvanı görmeye geldim. Open Subtitles أتيت لأرى كيف كانت في حيوان قديم بسمعة مرعبة
    İyi günler, iyi günler. Nasıl olduğunuzu görmeye geldim. Open Subtitles طاب يومكم، طاب يومكم، أتيت لأرى كيف تعيشون.
    Bir arkadaşımı görmeye geldim. Yanımdaydılar. Ben de... Open Subtitles أتيت لأرى صديقي ، وكانو معي ...ونسيت أن أرجع لكم
    Merhaba. Lalita'yı görmeye geldim. Ben arkadaşıyım. Open Subtitles لقد أتيت لأرى لاليتا ، أنا صديقها
    Merhaba Manuela, Ramon'u görmeye geldim. Open Subtitles مرحباً مانويللا لقد أتيت لأرى ريمون
    Hepsini bir arada yapabilir miyim diye görmeye geldim. Open Subtitles أتيت لأرى ما إذا كان بإمكاني عملها... الأمر بالكامل،
    Tekrar düşünüp düşünmediğini görmeye geldim. Open Subtitles لقد أتيت لأرى ما إذا كُنت قد أعدت النظر
    Kalacak mısın? Hayır, sadece nasıl olduğunu görmeye geldim. Open Subtitles لا, فقط أتيت لأرى كيف حالك
    - Günaydın, Calpurnia. Jean Louise'in okuldaki ilk günü için hazır olup olmadığına bakmaya geldim. Open Subtitles "أتيت لأرى إذا كانت "جين لويس مستعدة ليومها الأول فى المدرسة
    Sadece yapabileceğim bir şey var mı diye bakmaya geldim. Open Subtitles فقط أتيت لأرى إن كنت... إذا كان بامكاني فعل أي شيء.
    Sadece, bir şeye ihtiyacınız var mı diye bakmaya gelmiştim. Open Subtitles انا فقط أتيت ... لأرى أذا ما تريدون شيئاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more