| # Kilisenin çanları çaldığı ve güçlü sevginin büyüdüğü yerde | Open Subtitles | أينما ترنُ أجراس الكنيسة ♪ ♪ و ينمو الحُب القوي |
| Bu durumda benim için alarm çanları çaldı, çünkü benim işim ülkemdeki tüketicilerin haklarını korumak. | TED | قرعت هذه القضية أجراس الإنذار بالنسبة لي، فوظيفتي تقوم على حماية حقوق المستخدمين في بلدي. |
| Her şey muntazam ve denize açılmaya uygun. Gel-git sekiz çan boyu yükselecek. | Open Subtitles | الكل على شكل مُنظّم وجاهزين للإبحار سيكون المدّ عالي بعد ثمانية أجراس |
| # zilleri çıngırdat, zilleri çıngırdat Yol boyunca çıngırdat # | Open Subtitles | ♪ أجراس جلجل، جلجل أجراس، جلجل على طول الطريق ♪ |
| Neşeyle, çanlar çalsın. | Open Subtitles | اقرع أجراس عيد الميلاد الفضية للخلف والأمام |
| Zil tellerine bantla kibrit yapıştırır... sonra da onları benzinli pamukla sarar. | Open Subtitles | ويحب ربط أعواد الثقاب على أجراس الهاتف ويلفهم بالقطن المغموس بالبنزين |
| Sokak gürültüsü yok, kilise çanı yok, ...mutfaktan gelen tabak tencere gürültüsü yok. | Open Subtitles | لا ضوضاء في الشارع، ولا أجراس كنيسة، ولا جلبة مقالي آتية من المطبخ. |
| Noel'de saçlarına ziller takardı. | Open Subtitles | في الكريسماس، كانت تضع أجراس في تسريحتها |
| Bu alarm çanlarını çalmadı. Ulus devlet başkasının iç olayların güvenilirliğine müdahale etmeye çalışıyordu. | TED | لم يدق هذا أجراس الإنذار أن دولة قومية تحاول التدخل في مصداقية الشؤون الداخلية لدولة أخرى. |
| Kapı zilleri ve kızak çanları Ve erişteli şinitzel | Open Subtitles | أجراس أبواب و أخرى للمركبات و لحم بقري مع المعكرونة |
| Kapı zilleri ve kızak çanları Ve erişteli şinitzel | Open Subtitles | أجراس أبواب و أخرى للمركبات و لحم بقري مع المعكرونة |
| - Yüce efendim! Ayağa kalkın! Ama kilisenin çanları Tanrı'nın sesidir. | Open Subtitles | توقفوا،قفوا جميعاً أجراس الكنيسة هي أصوات الرب. |
| Öten ne ıslık var ne de çan çünkü bu zımbırtıların hiçbirini hatırlamıyorum. | Open Subtitles | حسنا ، لاتوجد أجراس أو صفافير هنا لأنى لا أتذكر أيا من هذه الأشياء |
| Gion Shoja tapınağının çan sesleri her şeyin faniliğini yansıtır. | Open Subtitles | صوت أجراس معبد "جيون شوجيا" تعكس صوت موقوتية كل الأشياء |
| Sadece çan sesleri duyuyorum. Hatta şıngırdayan çan sesleri. | Open Subtitles | كل ما أسمعه هو الاجراس خشخشة أجراس بالحقيقه |
| Bir suç dehası olarak konuşuyorum bizde çanlar, özel kostümler olmaz. | Open Subtitles | أتحدث باعتباري العقل المدبر الإجرامي ليس لدينا حقًا ملابس خاصة ولا أجراس |
| Bu ailenin Gümüş Zil Cinayetleri'yle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذه العائلة غير مُرتبطة بقاتِل أجراس الفِضّة. |
| Ve öğlen çanı çaldığı zaman ise... buraya tamamen aşık olacaksınız. | Open Subtitles | ومع الوقت أصوات أجراس الظهيرة.. ستقعون في الحب، اضمن لكم هذا |
| Çatıdaki kızak, çıngırdayan ziller, sekiz geyik. | Open Subtitles | الزلاجة على السطح أجراس الجينغل ؛ و الغزلان الثمانية |
| Savaş başladığından beri ilk defa yurttaki kilisele çanlarını çaldılar. | Open Subtitles | لقد قرعوا أجراس الكنيسة في الديار .لأول مرة منذُ بداية الحرب |
| Jingle çan, nefes kokuyor | Open Subtitles | # أجراس الميلاد تدق # # رائحة نفـَسك كريهة # |
| Çocukların hâlâ rüzgâr çanlarına bir ilgisi var mı bilmiyorum ama umarım bu tıklama sesleri sana her zaman evi hatırlatır. | Open Subtitles | لا أعرف إن كانوا الفتيان لازالوا معجبون بـ أجراس الرياح لكن آمل أن رنينهم اللطيف سيذكركم دوماً بالوطن |
| Tam uykuya dalıyordum ki, kilise çanlarının çaldığını duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أجراس الكنيسه بمنتصف الليل عندما بدأت أغرق بالنوم |
| Üzgünüm ama az önce Glockenspiel mi dedin? | Open Subtitles | أنا آسف,أقلتِ للتو أجراس الأوركسترا ؟ |
| Zamanından önce, "Bozulma" zillerini çalmaya gidiyoruz, dostum... | Open Subtitles | سنقوم بقرع أجراس الفساد .بيلي أعتقد أن ذلك سابق لأوآنه. |