| Küçük kızım için bu davayı kazanmalısınız. | Open Subtitles | عليك أن تفوز في هذه القضية من أجل إبنتي الصغيرة |
| kızım için her şeyden vazgeçebilirim. | Open Subtitles | سأقوم بالتضحية بكل شئ من أجل إبنتي لكن بإمكاني إنقاذها |
| Bu hatalarımı telafi etmek ve kızım için bir şeyler yapmak için bir fırsat. | Open Subtitles | هذه فرصتي للخلاص، ولفعل شيء يستحق من أجل إبنتي. |
| kızım için mutlu olmalıyım, değil mi? | Open Subtitles | يفترض بي أن أكون سعيدة من أجل إبنتي, صحيح؟ |
| Ben buradayım çünkü diğer iki kızım için ayakta kalmak zorundayım. | Open Subtitles | ليس عليهم أن يقوموا ببحث خلفية أنا هْنا لأنه علي أن أكون قوية من أجل إبنتي الأخرتين |
| Ben ettim küçük kızım için. | Open Subtitles | أنا طلبته من أجل إبنتي. |
| Hayır,bu benim için değil. kızım için. | Open Subtitles | لا ، أنا هنا من أجل إبنتي |
| kızım için. | Open Subtitles | إنه من أجل إبنتي |
| Tüm yaptıklarım kızım için. | Open Subtitles | .كل شيء أفعله من أجل إبنتي |
| Buraya kızım için geldim. | Open Subtitles | .أنا هُنا من أجل إبنتي |