| Ama bu çiçeğin Kızın için açtığına inanıyorum. | Open Subtitles | ولكني أؤمن أنه هذه، نبتت من أجل ابنتك الصغيرة. |
| Kızın için lütfen kendini topla, delirmemek için biraz hava almam lazım. | Open Subtitles | من أجل ابنتك أرجوك تمالك نفسك. سوف أحتاج إلى كريب قبل أن أُجن. |
| Bu Kızın için de geçerli, değil mi? | Open Subtitles | و ذلك من أجل ابنتك أيضا، صحيح ؟ |
| Size öyle gözükmese bile ben de kızınız için adalet istiyorum. | Open Subtitles | وقد لا ترى ذلك لكنني أسعى لتحقيق العدالة من أجل ابنتك |
| Tek göz evinizde tek başınıza oturuyor Çarşamba akşamları sizde kalan kızınız için çekyatı hazırlıyorsunuz. | Open Subtitles | ستجلس وحيداً في شقة بغرفة واحدة واضعاً فراشاً قابلاً للطي من أجل ابنتك التي تزورك كل ليلة أربعاء |
| Kızın için geri gelmen lazım. | Open Subtitles | تحتاجين إلى العودة من أجل ابنتك |
| Kızın için yeniden tebrikler. | Open Subtitles | تهانينا مجددا من أجل ابنتك |
| Kızın için. | Open Subtitles | إنه من أجل ابنتك |
| Bu Kızın için. | Open Subtitles | إنه من أجل ابنتك |
| Hayır, hayır. Hayır. Kızın için. | Open Subtitles | لا ، لا ، لا من أجل ابنتك |
| Kızın için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا من أجل ابنتك |
| Kızın için burdayım. | Open Subtitles | أنا هنا من أجل ابنتك |
| Kızın için burdayım. | Open Subtitles | أنا هنا من أجل ابنتك |
| Buraya Kızın için gelmedim. | Open Subtitles | لم آت من أجل ابنتك |
| - kızınız için cesur muydunuz? | Open Subtitles | هل أنت شجاع حقًا أم من أجل ابنتك فقط؟ |
| kızınız için üzgünüm ama yapamazsınız. | Open Subtitles | أنا آسف جدا من أجل ابنتك ...لكنك لا تستطيعين |