Bak, Sana bir şans vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنظر أنا أحاول إعطائك فائدة الشك |
Senin bana daha önceden verdiğin gibi güzel bir tavsiye vermeye çalışıyorum ben de sana. | Open Subtitles | - لا أعلم- أنا فقط أحاول إعطائك نفس النصيحة الممتازة التي أعطيتني في وقت سابق |
İstediğin şeyi vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول إعطائك ما تريدين |
Mark ortaya çıktı ama sen bağırmadın. Sana bir şans vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ظهر (مارك) بالأمس وأنت لم تصرخ وأنا أحاول إعطائك فرصة |
Germán, sana buradan temiz şekilde ayrılma bileti vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | (خيرمان)، أنا أحاول إعطائك خروج آمن من كل هذا. |
Tatlım, sana bir hediye vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | عزيزي أحاول إعطائك هدية |
- Gerçekten mi? - Hayır, sadece sana bir şeyler vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | - كلا، كنت أحاول إعطائك شىء - |