"أحب التفكير" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşünmek hoşuma gidiyor
        
    • düşünmek istiyorum
        
    • düşünmek isterim
        
    • düşünmeyi sevmiyorum
        
    • düşünmek istemiyorum
        
    • düşünmeyi tercih
        
    • düşünmeyi severim
        
    • düşünmeyi seviyorum
        
    En azından öyle düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles . . على الأقل أحب التفكير بهذا
    Bazen pantolonun bize son bir armağan vermek için bilerek kaybolduğunu düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles بعض الأوقات أحب التفكير على أن البنطال ضاع عمداً ...وأن ماحدث كان هديته الأخيرة لنا...
    Bunu bir zayıflık ya da üzerimdeki yükten kurtulma değil de son bir iyilik olarak düşünmek istiyorum. Open Subtitles لا أحب التفكير في ذلك كأنه ضعف أو تهرّب، وإنما كعطف أخير
    Bu durumu, yerini kesin olarak öğrendik şeklinde düşünmek istiyorum. Open Subtitles أحب التفكير بالأمر أننا الآن نعرف مكانهم تحديدًا
    Sadece birkaç gün önce tanışmıştık, ama arkadaş olduğumuzu düşünmek isterim. Open Subtitles إلتقينا فقط من أيام قليله , لذا نعم , أحب التفكير أننا أصدقاء , نعم
    Bu konuyu düşünmeyi sevmiyorum. Open Subtitles أنا لا أحب التفكير فيه.
    Buralarda değilken ne yaptığını düşünmek istemiyorum açıkçası. Open Subtitles لا أحب التفكير فيها عندما لا تكون قريبة
    Evler arasında diye düşünmeyi tercih ederim. Open Subtitles أحب التفكير بالأمر أنني في مرحلة ما بين المنازل
    Büyük düşünmeyi severim. Kelepçeyi fırlat. Open Subtitles أجل، أحب التفكير على نطاق واسع، ارم لي الأغلال!
    Şişedeki alev misali bunu düşünmeyi seviyorum. TED حسنا، أحب التفكير فى الأمر كشعلة لهب داخل زجاجة.
    Yetişmesinde katkım olduğunu düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles أحب التفكير أن لدي يد بعض الشيء في ذلك
    Kendimi eşsiz biri olarak düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles أحب التفكير بنفسي كشخص إستثنائي.
    - Onu düşünmek hoşuma gidiyor. Open Subtitles أنا أحب التفكير فيها
    - Hemen hemen çünkü düşünmek hoşuma gidiyor ve kesin olmamak daha iyi. - Kesin.. Open Subtitles تقريبي لأنني أحب التفكير
    "Zenginim, bana bir şey yapamazlar" diye düşünmek istiyorum. Open Subtitles أحب التفكير بـ "أنا غني لا يستطيعوا أذيتي"
    Bu büyük adamı, "İnsanın Türeyişi" kitabının alacağı tepki konusunda yorgunken, stresliyken ve endişeliyken düşünmek istiyorum. TED ‫أحب التفكير في هذا الرجل العظيم‬ ‫عندما يكون متعبًا،‬ ‫ومتوترًا،‬ ‫وقلقًا حيال ردة الفعل‬ ‫عن كتابه "نشأة الإنسان والانتقاء الجنسي".‬
    Öyle olduğumu düşünmek istiyorum. Open Subtitles أحب التفكير بذلك.
    Şiir gibi konuşurum ki bunun netlik sağladığını düşünmek isterim ama aslında bu mesajı anlaşılmaz hâle getirebiliyormuş. Open Subtitles وأنا شاعرية, كما تعلمين, أنا أحب التفكير في زيادة التوضيح، ولكن في الواقع ربما البساطة توصل الرسالة.
    Öyle düşünmeyi sevmiyorum. Open Subtitles لا أحب التفكير بهذه الطريقة
    Bu konuyu düşünmek istemiyorum, bugün bile canımı acıtıyor. Open Subtitles أنا لا أحب التفكير في الأمر، يضر الآن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more