| Önemli değil. ben bir binlik sakladım. | Open Subtitles | لا مشكله. أحتفظت بورقة واحده في حالة سوء الأمور |
| Senin için bu cipsi sakladım. Kalp şekline benziyor. | Open Subtitles | أنظري, أحتفظت لكي بالبطاطا تبدوا مثل القلب |
| Niye sona sakladım sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعتقدين بأنني أحتفظت به إلى النهاية؟ |
| Bir kereliğine ne hissettiğimi kendime saklamıştım. | Open Subtitles | للمرة الأولى، أحتفظت بما أشعر به حقاً لنفسي |
| Ciddiyim. Ama kendime saklamıştım. | Open Subtitles | أنا جاد ,ولكنني أحتفظت بذلك لنفسي |
| Yoksa şu sefil adamın hayatını kurtaracak şeyi bir sır olarak sakladığını bilerek mahkemeden ayrılırsın. | Open Subtitles | وتعلم أنك قد أحتفظت بسر كان بإمكانه إنقاذ حياة هذا الرجل البائسة |
| Bir daha asla kontrolümü öyle kaybetmemeyi kendime hatırlatmak için sakladım. Ve... | Open Subtitles | أحتفظت به لأذكّر نفسي ألّا أفقدسيطرتيكذلكأبدًا،و.. |
| Hepsini kendime sakladım. Kabul edelim, bencil bir hırsızdım. | Open Subtitles | أحتفظت بكل شيى بنفسى لقد كنت لصا كاملا |
| Ben... kişisel eşyalarınızdan birşeyler sakladım orada. | Open Subtitles | أحتفظت ببعض أغراضك لاشخصيه هنا |
| Söylemeliyim ki, Jack ve Ross'un arasındaki ilişki bana biraz sorunlu gelmişti ama bunu kendime sakladım. | Open Subtitles | أردت القول بأن علاقة "جاك " بـ "روز" مربكةبعضالشي. ولكن أحتفظت بذلك لنفسي. |
| İlla da bilmek istiyorsan, onu sakladım. | Open Subtitles | لا، لو أردت المعرفة حقا، لقد أحتفظت بها |
| Bunca yıl hep sakladım. | Open Subtitles | لقد أحتفظت بها طوال هذه السنين |
| Uzun zamandır bunu içimde sakladım. | Open Subtitles | فقط أحتفظت به في داخل قلبي لفترة طويلة |
| Bunca yıl hep sakladım. | Open Subtitles | لقد أحتفظت بها طوال هذه السنين |
| Sır sıkladım işte. Gayet de iyi sakladım. | Open Subtitles | أحتفظت بالسر احتفظت بالسر بشكل رائع جدا |
| Bunca yıl hep sakladım. | Open Subtitles | لقد أحتفظت بها طوال هذه السنين |
| Bunu son doğum günün için sakladım | Open Subtitles | أحتفظت بهذا لك لعيد ميلادك الأخير |
| Özellikle de sonrası için saklamıştım oysa! | Open Subtitles | مستندة على الروايةِ مِن قِبل ياسوتاكا تسوتسوي ولكنني أحتفظت بها لأكلها لاحقا! |
| Beraber geçirdiğimiz bir maceranın hatırasını saklamıştım. | Open Subtitles | . لقد أحتفظت بتذكار لمغامرتنا معا |
| Bana neden sakladığını söylemiyor ve hiç rahat değilim. | Open Subtitles | إنها لن تقول لي لماذا أحتفظت به ، وأشعر بالقلق. |