| birileri bizim bedenlerimize hükmedebileceğini düşündüğünde bu, sadece mevcut öfkeyi tutuşturmakla kalmıyor, geçmişi de tutuşturuyor. | TED | عندما يعتقد أحدهم أن بإمكانه التلاعب بأجسادنا، فهذا لا يقوم بإشعال شرارة الغضب الحالي فحسب، بل يذكرنا بالماضي كذلك. |
| Sanırım birileri size biraz kibarlık öğretmeli beyefendi. | Open Subtitles | ربما يجب على أحدهم أن يعلمك بعض العادات السليمة |
| Bakın ne diyeceğim... Birisi bana kanıt gösterene kadar hepsi fasa fiso. | Open Subtitles | حتي يثبتى لى أحدهم أن هذا خطأ سوف تظل مثل ضي القمر |
| Belki bizim telefona ulaştığımız gibi başka Birisi de ulaşmıştır. | Open Subtitles | ربما مثلما وصلنا اليه نحن استطاع أحدهم أن يأخده أيضا |
| Biri bir şey söylesin. Birinin bir şey söylemesi lazım. | Open Subtitles | على أحدهم أن يقول شيئًا على أحدهم أن يقول شيئًا |
| Size kini olan Birinin, hastalık bulaştırmasını istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريد أن يحاول أحدهم أن يُعديِك متعمداً |
| birisinin El ve onun saçmaladığını söylemesi gerekiyor. | Open Subtitles | على أحدهم أن يعَلمهما كم كانا هو وإل سخيفين |
| Not yazsak da yazmasak da birisinin gidip orayı temizlemesi gerekiyor. | Open Subtitles | بملاحظات أو بدون ملاحظات سيتوجب على أحدهم أن ينظفه فحسب |
| Babayı oynayıp evrakları imzalayacak biri lazım. | Open Subtitles | أريد أحدهم أن يمثل دور الأب ويوقع على الأوراق |
| Bu hafta sonu aranızdan birileri... parçacının arkasına gidecek olursa... orada birkaç Porsche araba bulabilir. | Open Subtitles | والان في مؤخرة متجر زينة السيارات اذا أراد أحدهم أن يقوم بزيارة ربما يجدوا عربيتين بورش تربو وبورش911 |
| Yüz karaları yeniden aktif olmuş yada birileri dikkatimizi o tarafa çekmeye çalışıyor Kimin idaresinde? | Open Subtitles | أو يريد أحدهم أن يبدو الأمر كذلك ، من يديره؟ |
| Farz edin, size birileri bu geminin Singapur'a gittiğini söylese ne dersiniz? | Open Subtitles | قال أحدهم أن هذه السفينة متجهة إلى سنغافورة ما رأيك ؟ |
| Sebep. Niçin Birisi 9 yaşındaki bir çocuğu kaçırmak istesin? | Open Subtitles | لمَ سيودّ أحدهم أن يُخفي صبياً في التاسعة مع عمره؟ |
| Ve ben de yardım ettim, çünkü Birisi yapmak zorundaydı. | Open Subtitles | لذا قدمت المساعدة لأنه كان على أحدهم أن يفعل ذلك |
| Aslında, çoğunu kendin yapıyorsun ama Birinin sana yardım etmesi gerekiyor. | Open Subtitles | تجري معظم العمل بنفسك ثم على أحدهم أن يساعدك |
| Bu gece Birinin kefaletimi ödemesi gerekecek. | Open Subtitles | حسناً ، على أحدهم أن يقوم بدفع كفالتي هذه الليلة |
| Lakin birisinin bu teklifi putperestlere götürmesi lazım. | Open Subtitles | لكن على أحدهم أن يوصل هذه الرسالة للوثنيين |
| En sonunda kuduz köpek gibi çıldırdığında birisinin seni aşağı alması gerekecek. | Open Subtitles | حينما تأتيك الإنفعالات الحشرية ككلبٌ كَلِبْ فيجب على أحدهم أن يكون موجوداً ليضع نهايةً لك |
| Evet, peki neden sana köy köy koşması gereken biri lazım? | Open Subtitles | نعم، الآن لماذا تحتاج من أحدهم أن ينطلق من قرية إلى أخرى؟ |
| Psikoloji dersimdeki karakter testini benim için cevaplayabilecek biri lazım. | Open Subtitles | أودّ من أحدهم أن يؤدي اختبار الشخصية لي في مادة علم النفس |