| Görüyorum ki kendinden başka kimsenin fikirlerine kulak asmıyorsun. | Open Subtitles | أرى أنك لا تريد الإستماع إلى رأى أحد سوى رأيك |
| Beyaz Saraydaki Toplantı Odasından başka kimsenin erişimi yoktu. | Open Subtitles | و لا أحد سوى غرفة العمليات في البيت الأبيض يمكنه الوصول إليها |
| Annen dışında başka kimsenin izleyemeyecek olması ne kötü. | Open Subtitles | من السيء أن لا يشاهده أحد سوى أمك |
| Bizden başka kimseye bel bağlamamalıyız. | Open Subtitles | لا يمكننا الإعتماد على أحد سوى أنفسنا |
| Bizden başka kimseye bel bağlamamalıyız. | Open Subtitles | - أجل ، أنت محقة لا يمكننا الإعتماد على أحد سوى أنفسنا |
| Övünüp duruyor ama kendisinden başka kimseyi umursamıyor. | Open Subtitles | يتحدث كلاماً عظيماً ، لكنه لا يهتم باي أحد سوى نفسه |
| Kanıt, bunu Jacques de Souis'den başka kimsenin imzalamadığını gösteriyor. | Open Subtitles | الأدلة تظهر أن لا أحد سوى " جاك دي سوي قد وقع عليها |
| Bu şekilde,ondan başka kimsenin haberi olmayacak. | Open Subtitles | بهذه الطريقة، لن يعرف أحد سوى هي |
| Şu noktada kendimden başka kimsenin tarafında değilim. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، لست في صف أحد سوى نفسي |
| Annen dışında başka kimsenin izleyemeyecek olması ne kötü. | Open Subtitles | من السيء أن لا يشاهده أحد سوى أمك ..... |
| Şimdi söyleyeceğim şeyi Cathy'den başka kimseye söylememiştim: | Open Subtitles | ..ولم أخبر أحد سوى (كاثي) بهذا |
| Bu kızların kendilerinden ve şehvetlerine hakim olamamaktan başka kimseyi suçlamaya hakları yok. | Open Subtitles | هؤلاء الفتيات لا يمكنهنّ لوم أحد سوى أنفسهنّ -هنّ وشهواتهنّ الجسدية |
| Kendimden başka kimseyi düşünmüyordum. | Open Subtitles | لم أكن أفكّر في أحد سوى نفسي |