"أحضر لنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • getir
        
    • bul
        
    • getirdi
        
    • getirmiş
        
    Büyük Nick's ile başla. Büyük boy, soslu olandan getir. Open Subtitles ابدأ بمطعم نكز أحضر لنا الحجم الكبير ، مع النقانق
    Bara gideceksen bir şişe bize de getir çünkü bizimkini bitirdik. Open Subtitles فقط أحضر لنا قنينة أخرى، لأن هذه نفذت، انتهت من عندنا.
    Bize iki Absolut Martini getir. Open Subtitles أحضر لنا اثنين مارتيني سادة تعرف كيف أحبها
    Öyle durmasana Freddy. Git bir taksi bul. Open Subtitles لا تقف هكذا , فريدي إذهب و أحضر لنا سيارة أجرة
    Haydi yapalım şunu. Bize yırtıcı birini bul. Bulabileceğin en orospu çocuğu avukatı bul bize. Open Subtitles أحضر لنا شيطان، أحضر لنا أشرس محامي وغد يمكنك أن تجده
    Adam bize su ve granola getirdi. Ayrıca mendil de verdi. TED لقد أحضر لنا ماء و أحضر لنا جرانولا وجلب لنا المناديل.
    - Hey, Homer. Bize hediye getirmiş. İlk bencil olmayan davranışı. Open Subtitles لقد أحضر لنا الهدايا، أول مرة يتصرف بعدم أنانية
    Arkaya git ve biraz getir. Bu seni kör eder. Open Subtitles نحن نعمل بقليل من الهيكسايت أذهب و أحضر لنا بعض منه
    Şimdi bize iyi bir şişman enişte ol ve sandalye getir. Open Subtitles أحضر لنا مقاعد اضافية وتصرف كزوج اخت جيّد
    Gaviston, biraz kahve getir, lütfen. Open Subtitles جيفستون.. أحضر لنا بعض القهوة,من فضلك سوداء
    Bize iki Absolut Martini getir. Ne kadar cok sevdigimi bilirsin. Open Subtitles أحضر لنا اثنين مارتيني سادة تعرف كيف أحبها
    Karşıya git de bize kahve falan getir. Open Subtitles إنه على الجانب الآخر من الفناء أحضر لنا القهوة و شيء لنأكله
    Git bize yakacak getir. Omuz silkmek de ne oluyor, hain? Open Subtitles أحضر لنا بعض الحطب و قم بواجباتك على أكمل وجه
    Gerekirse silahı al ve birini vur. Ne yap et, bize yararlı bilgi getir. Open Subtitles خذ ذلك المسدس وأطلق النار على شخص ما اذا لزم الأمر,لكن أحضر لنا معلومات مفيدة
    Buradan uçup gitmek için bize bir helikopter bul. Open Subtitles أحضر لنا طائرة هليكوبتر لتخرجنا من هنا
    Hayır, hiç zahmet etme. Limuzin bul. Open Subtitles لا تتكبد العناء أحضر لنا ليموزين
    Rosewood, araba bul. Open Subtitles " روز وود" ، أحضر لنا شاحنة.
    Açsanız, bir sürü yemek var. Komşular getirdi. Open Subtitles لو كنت تشعر بالجوع، يوجد الكثير من الطعام لقد أحضر لنا الجيران طعاما
    Bu fikir seni bugün bize getirdi ne kadar büyük olduğunun farkında olduğundan pek emin değilim. Open Subtitles هذه فكرة أن كنت أحضر لنا اليوم، أنا لست متأكدا إذا كنت أدرك فقط كيف انها كبيرة.
    Bize ıstakoz ezmesi ve kremalı ıspanak getirdi. Open Subtitles أحضر لنا هريسة سرطان البحر و السبانخ المدهنة.
    Bize yumurta getirmiş. Burada kalabilir. Open Subtitles لقد أحضر لنا البيض وقد يقيم معنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more