| Ben de öyle. Onu asla kırmak istemezdim, ama bazen oluyor böyle şeyler. | Open Subtitles | أنا أيضا أحببتها , أقسمت ألا أحطم قلبها، لكن المشاكل تحدث |
| Hepsini kıracağım. Ahlaksız. Emin olabilirsin. | Open Subtitles | سوف أحطم كل واحد منهم هؤلاء ذوي التفكير القذر عليك أن تثق بي |
| Oyun oynadığımı mı sanıyorsun? Pis boynunu kırarım! | Open Subtitles | هل تظن أنى أمزح معكَ هنا , سوفَ أحطم عنقك |
| Annem ve babamla ilgili bir laf daha edersen, suratını dağıtırım. Annenle babanla anlaşamıyorsun. | Open Subtitles | إذا قلت كلمة أخرى عن أبواي سوف أحطم وجهك. |
| Bu camı kırıp o boktan suratını dağıtırdım! | Open Subtitles | كنت سأحطم الزجاج اللعين وبعدها أحطم وجهه اللعين |
| Kızın kalbini ikinci kez kıramam hacı. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أحطم . قلب الفتاة مرتين يا صاح |
| Kalbini falan kırmadım. | Open Subtitles | أوهـ, لم أحطم قلبها. لا تكوني درامية 90 00: 08: |
| Lanet olası suratını ezeceğim kaltak. | Open Subtitles | سوف أحطم وجهك, ايها الوغدة |
| Bir fikrim var. Ama bazı kurallar kırmak gerekir. | Open Subtitles | لدي فكرة ولكن سأحتاج أن أحطم بعض القواعد |
| Ağlamak ve bir şeyleri kırmak istiyorum. Canını yakmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد البكاء, أريد أن أحطم شيئاً أريد أن أجرحه |
| Elimde tüfek, diğer tarafta kaç silahlı adam olduğunu bilmeden kapıyı kırmak... | Open Subtitles | بندقية في يدي أحطم باباً و أتساءل إن كانت هناك أسلحة نارية على الجانب الآخر |
| Onunla oynayıp, kalbini kıracağım. | Open Subtitles | لقد تسببت في تحطيم قلبك، سوف أحطم قلبها بعد أن ألعب معها |
| Sonra evleneceğiz ve bu bardağı kıracağım ve onlar erdi muradına biz çıkalım kerevetine. | Open Subtitles | وبعدها سوف نتزوج، وسوف أحطم هذا الكأس، وبعدها سوف نعيس حياة سعيد لبقية الحياة. |
| Çık dışarı... yoksa o lanet sihirli düdüğünü kırarım. Ne dediğimi anladın mı? | Open Subtitles | أمامك عشر ثواني للخروج من هنا و إلا سوف أحطم هذا هل تفهم ما أقوله لك ؟ |
| Evet, ve eğer aksiyon figürüme tekrar dokunursan yüzünü dağıtırım. | Open Subtitles | أجل ولو لمست رمز الإثارة ثانيةً سوف أحطم وجهك |
| Vücudumdaki bütün kemikleri kırıp ömür boyu sakat mı kalırım? | Open Subtitles | قد أحطم كل عظم في جسدي و أصبح مشلولة إلى الأبد؟ |
| Bu konuda onların kalplerini kıramam, Will. | Open Subtitles | لا يمكن أن أحطم قلوبهم، وإن عرفوا فسوف يتحطمون |
| Senin kalbini kırmadım, Cathy. | Open Subtitles | فأنا لن أحطم قلبك ثانية,كاثي |
| Babamın yüzünü ezeceğim. | Open Subtitles | سوف أحطم وجهة |
| Şıllık dünden razıydı zaten, şimdi ağzını burnunu kırmadan yıkıl karşımdan. | Open Subtitles | تلك العاهرة كانت تستجدي ممارسة الجنس, لذا أبتعدي عن وجهي قبل أن أحطم فمك. |
| Düşündüm ki anca seninkini de yok edersem ödeşebiliriz. | Open Subtitles | وظننت أنه من العادل أن أحطم عائلتك |
| Ama bulunca haber ver çünkü suratını dağıtacağım. | Open Subtitles | ولكن وقتما تكتشفين، اعلميني لأنني أود أن أحطم وجهه |
| Bende seninkini parçalıyorum. | Open Subtitles | ظننت أنه من العدل أن أحطم عائلتك |
| Hata yapsam bile kalbini asla kırmayacağım. | Open Subtitles | ورغم إرتكابي للأخطاء لن أحطم قلبك أبداً |
| Bunu ödeyecek. Onu bu anteni parçaladığım gibi parçalayacağım. | Open Subtitles | ستدفع الثمن ، سأحطمها مثلما أحطم هذا العامود |