"أخبراني" - Translation from Arabic to Turkish

• söyleyin
• söylediler
• anlatın
• Söylesenize
• söylemişlerdi
• bana haber

O zaman bana içinizden hanginizin endişe, hanginizin acı duymak istediğini söyleyin.
إذًا أخبراني أيكما يريد أن يشعر بالتعاطف، وأيكما يريد أن يشعر بالألم

Bensiz devam edin. Bir zamanlar tanıdığınız bu travestiyi asla unutmayacağınızı söyleyin.
و إذهبوا بدوني فقط أخبراني أنكما لن تنسيا كيفية رعايتها

Ve bir gün, bana, bir erkeğin kendi başının çaresine bakması gerektiğini söylediler.
ففي يوما ما أخبراني ، أنه من الجيد أن يجرب الفتى حياة المدينة

Evet, şimdi bana sevgili Ingiltere'mi anlatın. Herşeyi duymak istiyorum.
الآن أخبراني بأخبار انجلترا أتوق الى ذلك كل يوم

Söylesenize, en son ne zaman genç gibi davranıp birlikte aptalca bir şeyler yaptınız?
أخبراني أمراً متى كانت آخر مرة قمتما بشئ جداً شبابي وأحمق معاً؟

Sadece neye ihtiyacınız varsa söyleyin, ben de temin etmeye çalışayım.
أخبراني فقط ما تحتاجان إليه وسأزودكما به

Bana kimlerle yattığınızı söyleyin; Ben de size, bunun iyi bir fikir olup olmadığını söylerim.
أخبراني من تضاجعان وأنا أخبركما إن كانت تلك فكرة جيدة

Bugün ilk günüm, yani daha iyisini biliyorsanız söyleyin. Dinliyorum.
هذا يومي الأوّل هنا، لذا لو رأيتما أنّ هناك طريقةً أفضل أخبراني بها، وسأستمعُ لكما

Bana bunun bir hata olduğunu nasıl kanıtlayabileceğimizi söyleyin.
أخبراني أن بإمكاننا إثبات أن هذا خطأ. حبيبتي، استمعي إلي.

Bakın, arama emrini çıkartırsa onu durduramam. Kutunun içinde ne olduğunu biliyorsanız bana söyleyin.
اسمعا، بمجرد أن تحصل على الإذن فلن يمكنني إيقافها إن علمت ما بهذا الصندوق، لذا أخبراني الآن

Biraz uzun sürecek, o yüzden kimse gelirse söyleyin, olur mu?
إنّ ذلك سيستغرق وقتاً، لذا أخبراني ما إنّ كان سيأتي أيّاً منكما؟

Lütfen numunelerin bir işe yaradığını söyleyin.
رجاءً أخبراني بأن عينات الاختبار جاءت بفائدة

Hadi beyler. Lütfen hangi anahtar olduğunu söyleyin.
هيا يا رفاق ، أخبراني عن المفتاح المنشود

Hem de yakında. Lütfen, yardımı dokunabilecek bir şey bulduğunuzu söyleyin bana.
رجاءاً، أخبراني أنكما وجدتما شيئاً قد يٌساعد يا رفاق

Herhangi bir şeye ihtiyacınız olursa, hiç çekinmeyin söyleyin.
إن احتجتم لشيء ما يا صديقَّي أخبراني فقط

Annem ve babam bana eğer sıkı çalışırsam, iyi bir kariyer elde edeceğimi söylediler.
أمي وأبي أخبراني أني إذا عملت بجد سأحصل عىل مسيرة عمل جيدة، إذاً إذا عملت بجد

Edgar ve lsabella Linton öğleden sonra gelebileceklerini söylediler.
إدجار و إيزابيلا لينتون أخبراني أنه من الممكن أن يأتوا بعد الظهر

Eh bien, o zaman bana neler keşfettiğinizi anlatın.
حسناً، أخبراني بكل ما اكتشفتماه

Söylesenize, saçlarım seyrekleşiyor mu?
مرحباً. أخبراني يا رفاق، أتعتقدان أنّ شعري يخفّ؟

Bir ilgisi olduğunu söylemiyorum ama boşanmalarının sebebinin swing olduğunu söylemişlerdi.
لا أقول إن ثمة صلة بين الواقعتين لكنهما أخبراني أن هذا سبب طلاقهما

Sorunu çözdüğünüzde bana haber edersiniz. Haber verin.
أخبراني حينما تحلّون الأمر بينكما