"أخبراه" - Translation from Arabic to Turkish

• söyleyin
• ona

Ve ona, kendisini daha çok sevecek bir eş bulamayacağını söyleyin.
بتقبله داخل العائلة و أخبراه بأنه لن يحظى بزوجة محبة له أكثر مني

Eğer erkek arkadaşımı görürseniz, ona tuna balıklı salata ve yoğurt yiyeceğimi, ve sonra da ameliyathanede olacağımı söyleyin.
لوأنكمارأيتماصديقي, أخبراه أنني تناولت سلطةالتونةوالزبادي, و الآن أنا ذاهبة إلى غرفة العمليات

Geri kalanını da halledeceğimi söyleyin. Yengemin mezarı üzerine yemin ederim!
أخبراه بأنني سأسدد الباقي أقسم بقبر شقيقة زوجتي

Onun bir numaralı hayranı olduğumu söyleyin yeter. - Bunu yapar mısınız?
أخبراه أنّي معجبه الأول وحسب، هلّا فعتلما ذلك؟

ona, Himmler'i cezalandırıcı bir şey yapmasını söyleyin.
أخبراه أن يفعل مابوسعه لمعاقبة هيملير

Lütfen erkek arkadaşımı arayın ve bu gece ameliyat olacağımı söyleyin.
أرجوكما، فقط... فقط أتصلا بصديقي و أخبراه هذا أنني أجري عملية عند منتصف الليل

Gidip bunun haftalarca süreceğini söyleyin ona.
أخبراه أنّها ستستغرق أسابيع سيكون أسرع

Lütfen siz de söyleyin.
. أرجوكما أخبراه بذلك

ona özür dilemeye geldiğimi söyleyin.
أخبراه أني أتيت لأعتذر له

Ve lütfen, ona terbiyeli olmasını söyleyin!
ورجاء، أخبراه أن يحسن التصرف

..ona şunu söyleyin...
رأيتماه, أخبراه بأن..

Limanda olduğunu söyleyin.
أخبراه أنه في الميناء

Eğer Lip'i görürseniz tutkularını asla bastırmamasını söyleyin.
وإن رأيتما (ليب) أخبراه ألاّ يتخلّى أبداً عن شغفه

Söyle ona. Haydi. Hiçbir sey bilmiyor.
حسنٌ ، أخبراه ، هيـّا، حسنٌ ، إنـّه لا يعلم شيءً.

Söyle ona. Haydi. Hiçbir şey bilmiyor.
حسنٌ ، أخبراه ، هيـّا، حسنٌ ، إنـّه لا يعلم شيءً.

Tamam, ona bir yere kımıldamamasını söyle. O işle daha sonra uğraşacağız.
حسنًا، أخبراه أن يستعد سنحل مشكلته لاحقًا

ona söyle, dojo'ma gelsin.
أخبراه أن يلاقيني في مركز الفنون القتالية.