| Bana hala, uzun yıllar önceki o harika zamanlardaki aynı çocuk olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرني انك ما زلت ذلك الولد نفسه من تلك الأوقات الرائعة منذ زمن طويل |
| Lütfen, hesaplarıyla ilgili şeyler öğrendiğini söyle bana. Hayır. | Open Subtitles | رجاءاً أخبرني انك تحصلت على معلومات حسابه |
| Troy öldüğünde onun kapısının önünden dahi geçmediğini söyle. | Open Subtitles | أخبرني انك لم تكن موجود في غرفة تروي عندما مات |
| Evet, Nerf söylemişti, köşende olacağını söyledi yine. | Open Subtitles | نعم، نيرف أخبرني انك تعرف، أنت ستكون هنا في زاويتك |
| Sıska Pete, Tuco'nun adresini istediğini söyledi. | Open Subtitles | أجل، بيت النحيل أخبرني انك طلبت عنوان توكو. |
| Jake, baban sörf işine girdiğini söyledi. | Open Subtitles | جيك ,أباك أخبرني انك ستدخل في فرقة ركوب الامواج؟ |
| Lütfen dün gece benzin almadigini söyle. | Open Subtitles | رجاء أخبرني انك لم تملئ سيارتك بالوقود البارحة |
| Ölümünden sorumlu olmak istemiyorum. Lütfen anladığını söyle! | Open Subtitles | لا ارغب بان اكون مسئولاً عن موتك أرجوك أخبرني انك تفهم الأمر |
| Hayır, sen bana bak ve bana arkamızdan iş çevirmediğini söyle. | Open Subtitles | لا, انت انظر لي و أخبرني انك لا تفعل شيئا ما من خلف ظهورنا الآن |
| Hayır, sen bana bak da arkamızdan iş çevirmediğini söyle bana. | Open Subtitles | لا, انت انظر لي و أخبرني انك لا تفعل شيئا ما من خلف ظهورنا الآن |
| Lütfen bana hindilerin öldürülmesini izlemelerine izin vermediğini söyle. | Open Subtitles | أخبرني انك لم تسمح لهم برؤية قتل الديوك الرومية |
| - Çok heyecanlanacak. - Bunu sahiden yapmayacağını söyle. | Open Subtitles | ستكون مسرورة أخبرني انك لن تفعل ذلك |
| Sen de onu öldürdün. Bana öldürdüğünü söyle. | Open Subtitles | وقد قمت بقتله، فقط أخبرني انك قمت بقتله... |
| Sende olduğunu söyle! | Open Subtitles | أخبرني انك حصلت عليها |
| - Onları yakaladığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني انك حصلت عليهم. |
| Jaden sen ve Christian'ın bir zamanlar beraber yaşadığınızı söyledi. | Open Subtitles | و أخبرني انك و كريــــستيان كنتما تعيشان معاً |
| - Bunu istemiyor musun? Biri bana böyle şeylerle oynamayı sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | شخص ما أخبرني انك تَحب هذه المادة |
| Birileri bana bu şeyleri sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | شخص ما أخبرني انك تَحب هذه المادة |
| Brian hep bir tane istediğini söyledi! | Open Subtitles | اخاك "براين" أخبرني انك لطالم كنت تحبين الحصول على واحدة |
| - Söylenecek bir şey yok. Lenny bana basına gitmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | ليني أخبرني انك اردت التحدث للصحافة |
| Senin onu öldürdüğünü söyledi! | Open Subtitles | لقد أخبرني بما يكفي أخبرني انك من قتلته |