| Şerifin ofisi değil sanırım, değil mi? | Open Subtitles | أخمن بأن هذا ليس مكتب الشريف أليس كذلك ؟ |
| Ama sanırım senin için başka bir gün dahadır. | Open Subtitles | ولكنني أخمن بأن اليوم هو يوم آخر بالنسبة لكِ |
| Artık hepimiz kadar suçlusunuz. - sanırım o beni sempatizan yapıyor, değil mi? | Open Subtitles | الآن أنت مذنب بقدر بقيتنا - و أخمن بأن هذا يجعلني المتعاطف - |
| sanırım içeri girme için ekstra puan alamıycam biz nerden başlıyoruz? | Open Subtitles | أخمن بأن لا أميال علاوة على الكسر والدخول |
| - Şimdi sen de bizim kadar suçlusun. - Ve sanırım bu beni bir yandaş yapmaz. | Open Subtitles | الآن أنت مذنب بقدر بقيتنا - و أخمن بأن هذا يجعلني المتعاطف - |
| sanırım bu kargo bir meyve sepeti değildi. | Open Subtitles | أنا أخمن بأن لهذا علاقة بأن الشحنة على متن هذه الطائرة... ليست فقط سلة فواكه. |
| sanırım birlikte çalışıyoruz ve birlikte olmak sandığımdanda garip olacak. | Open Subtitles | أخمن بأن ... . كوننا مع بعض , وعملنا مع بعض |
| O zaman, sanırım bu bir veda. | Open Subtitles | هكذا إذن أخمن بأن هذا هو الوداع |
| sanırım benim gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | أخمن بأن عليّ أن أغادر إذن |
| - sanırım pek başarılı olamadın. | Open Subtitles | أخمن بأن الأمر لم يفلح؟ |
| sanırım bir beslenme olayından sonra | Open Subtitles | أخمن بأن مجموعة من الفاي غطوا |