| Doğru. Bizler özgürlük savaşçılarıyız. kardeşlerimiz için savaşıyoruz. | Open Subtitles | هذا صحيح، نحن مقاتلون من أجل الحرية نحن نقاتل من أجل أخوتنا |
| kardeşlerimiz, biz görmeyeceğiz Bu bizim onlarıhatırlamakiçiniçindir/i kendigibiyine | Open Subtitles | نحن من سنذكرهم. أخوتنا, لن نرى مثلهم أبداً. |
| Yerli kardeşlerimizin zengin toprakları için arzularız şan ve şeref için arzularız kazanç için, intikam için. | Open Subtitles | ، ألأجل أرض أخوتنا الهنود الغنية ، ألأجل المجد ألأجل الأرباح أم لأجل الإنتقام |
| kardeşlerimizin bu konuda uzlaşmadığını öğrendim. | Open Subtitles | وجدت أن أخوتنا غير موافقين على ذلك |
| Geçmiş bu kadar mı etkili ki, kardeşlerimizi yok etmemiz gerekiyor etkisinden kurtulabilmek için? | Open Subtitles | هل الماضى معقد للغاية حتى يجب تدمير أخوتنا لنتخلص من ادراكه؟ |
| Bu kadar çok sayıda kardeşimizi davamıza dönmeye ikna etmek neredeyse tamamen imkansız olacaktır. | Open Subtitles | ستكون قريب للمستحيل أن نحول الكثير من أخوتنا الى صفوفنا للحرية |
| Kardeşlerimize yakın zamanda ziyarete geleceğimi söyle. Terbiyelerini takınmalarını bekliyorum. | Open Subtitles | أخبري أخوتنا أنّي آتية لرؤيتهم قريبًا وأتوقّع أن يقابلوني بأبرّ خصالهم. |
| kardeşlerimiz vampir. Dahlia'nın öldüreceği bir ilk doğan çocuk yok. | Open Subtitles | كل أخوتنا مصّاصو دماء، ولا مواليد بكر لتأخذهم. |
| Bazı kardeşlerimiz kardeşinizin safhına katıldı, efendim. | Open Subtitles | بعض من أخوتنا ذهبوا لجانب شقيقك، سيدي. |
| Kalan kardeşlerimiz diğer tarafta toplanıyor. | Open Subtitles | الحشد لبقية أخوتنا على الجانب الآخر |
| Yeni erkek ve kız kardeşlerimiz eğlenmeyi çok seviyorlar ve bize çok iyi davranıyorlar. | Open Subtitles | أخوتنا وأخواتنا الجددد ... محبين وظريفين لقد كان لطيفاً معنا جميعاً |
| Kuzey Afrika'daki Müslüman kardeşlerimiz | Open Subtitles | أخوتنا المُسلمين في الشمال |
| Ama bizim Dockland'lı kardeşlerimizin cesareti yayılıyor! | Open Subtitles | لكن شجاعة أخوتنا في منطقة دوكلاند تنتشر |
| kardeşlerimizin yarısının aksine senin içinde kötülük yok. | Open Subtitles | إنّك لا تضاهين أخوتنا نصف شرورهم. |
| Çanlar çaldığında ki dört yıldan beri ilk defa her an çalabilir savaşta kaybettiğimiz kardeşlerimizi hatırlayalım. | Open Subtitles | حينما تدق الأجراس و ستدق حالا لأول مرة منذ أربع سنوات لنتذكر أخوتنا الذين سقطوا في الميدان |
| Madem İtalyan olacağız o zaman işe kardeşlerimizi öldürerek başlamalıyız. | Open Subtitles | حسنا , إذا كنا سنصبح إيطاليون. أظن أننا يجب أن نقتل أخوتنا. |
| Silahlarınız kardeşlerimizi öldürdü Kumandanın sizi güvende tutmak için gönderdiği savaşçıları. | Open Subtitles | أسلحتكم قتلت أخوتنا وأخواتنا، مقاتلين أرسلتهم القائدة لتحميكم |
| Yumuşak başlı annemizle dört erkek kardeşimizi orada bırakıp Yeni Dünya'da servet kazanmak için buralara atıldık. | Open Subtitles | لقد تركنا أمّنا الحبيبة وأربعة مِن أخوتنا وبدأنا رحلةً نحو عالمٍ جديدٍ لنبحث عن ثروتِنا |
| Vebadan acı çeken bir kardeşimizi getirin. | Open Subtitles | أحضروا واحد من أخوتنا الذي .يعاني من مرض الطاعون |
| Yapmak istediğimiz son şey insan Kardeşlerimize zarar vermek. | Open Subtitles | آخر ما نتمناه هو إيذاء أخوتنا وأخواتنا من البشر |
| Kardeşlerimize yakın zamanda ziyarete geleceğimi söyle. | Open Subtitles | أخبري أخوتنا أنّي سآتي للقائهم قريبًا. |
| İngiltere'deki kardeşlerimizden ne haber getirdin? Hâlâ o gayrımeşru kadının yönetimini kabul mü ediyorlar? | Open Subtitles | أخبرني يا بني , ماهي أخبار أخوتنا وأخواتنا في إنجلترا؟ |