| Bunu gece yapar, 15 günlük aralarla üç ya da dört kere bunu bırakır. | Open Subtitles | تقوم بفعل ذلك أثناء الليل لتبيض ثلاث أو أربع مرات في فترة 15 يوماً |
| Bunu dört kere yaptın. | Open Subtitles | أنتي تعلمين. لقد قمتي بهذا أربع مرات من قبل. |
| İyisi mi sadece üç ya da dört kere kullanalım. En fazla altı olsun. | Open Subtitles | من الأفضل أن نستخدمها فقط ثلاث أو أربع مرات أو ستة على الأكثر |
| Günde üç ya da dört kez yarayı sabunla yıkamanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تغسلي الجرح,بإستعمال الصابون من ثلاث الى أربع مرات يوميا |
| Kırmızı ışık dört kez yanıp söndükten sonra ışığı kapatmalarını isteyeceğim. | Open Subtitles | تذكّر، سيومض الضوء الأحمر أربع مرات ثم ينطفئ كما طلبت منهم. |
| Ve şimdi, bu alışveriş merkezindeki işyerlerinin, beklenilen cirodan dört kat fazlasını yaptıkları bir durum söz konusu. | TED | والآن ، لدينا في الحالة التي الشركات في هذا مول تقوم أربع مرات دوران أنها المتوقعة. |
| Üç, dört kere rehabilitasyona girdi. | Open Subtitles | كانت في إعادة التأهيل لا أعلم، ثلاث أو أربع مرات |
| O çılgın partilerimi yarıda kesip şimdiden dört kere hareket ettim . | Open Subtitles | مهما يكن مفترض أن أنخرط في طقس جنسي بعد نصف ساعة وقد أجلته أربع مرات من قبل |
| Banks'i dün akşam dört kere kimin aradığına hayatta inanmayacaksın. | Open Subtitles | لن تصدق من إتصل به أربع مرات الليلة الماضية. |
| Öyle, ben de sana dört kere dönmedim, ödeştik. | Open Subtitles | نعم , كما أنني لم أتصل بك أربع مرات , لذلك نحن متعادلون' |
| En az dört kere ölü bir kadın olduğumu düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنني إمرأة ميتة أربع مرات على الأقل. |
| Sen sormadan, kanı dört kere test ettiğimi söyleyeyim. | Open Subtitles | وقبل أن تسألاني إن كنت متأكدة، فحصت الدماء أربع مرات. |
| Bunu dört kere tekrar ederek sayaç döngülerini öğrenirsin. | TED | وتتعلم الحلقات "Counter" عبر تكرار هذا أربع مرات. |
| Ben her şeyimi üç dört kere kaybettim. | Open Subtitles | أنا فقدت كل شيء ثلاث أو أربع مرات |
| Ben her şeyimi üç dört kere kaybettim. | Open Subtitles | انا فقدت كل شيء ثلاث أو أربع مرات |
| Ama yeni yılla birlikte onu dört kez dağıtıp tekrar topladım. | Open Subtitles | لكن بحلول السنة الجديدة كنت قد فككته و جمعته أربع مرات. |
| Eğer arabanız varsa, onu da üç dört kez değiştireceksiniz. | TED | سوف تغير سيارتك، إن كان لديك واحدة، ثلاث أو أربع مرات. |
| Ve sonra bu parçanın dört kez fırına girdiğini fark ettim, buna dönüşmek için en az dört kez. | TED | وأدركت بعد ذلك أن هذه القطعة ذهبت إلى الفرن أربع مرات، على الأقل أربع مرات من أجل أن تصل لهذه الحالة. |
| Gemi taşımacılığı 1970'den beri dört kat artmıştır. | TED | وقد تضاعف حجم النقل البحري أربع مرات منذ 1970. |
| Çocuğun dosyasına baktığımda Gizli Servis tarafından tam dört sefer reddedildiğini görüyorum. | Open Subtitles | أنا أنظر في ملف هذا الرجل ومكتوب هنا إنه تجاوز الخدمة السرية أربع مرات |
| Günde benim gibi üç ya da dört defa konuşursanız paslanırsınız. | TED | وعندما كنت أتكلم بقدر ما أفعل ثلاث أو أربع مرات في اليوم فإنك تصدأ |
| Üç yılda dördüncü kez mi? Tavşanlar gibi. Çok iğrenç! | Open Subtitles | أربع مرات في 3 سنوات إن هذا أسوأ من الأرانب ، ذلك شيء مقرف |