"أرى أي سبب" - Translation from Arabic to Turkish

• bir sebep göremiyorum
• bir neden görmüyorum
• bir neden göremiyorum
• hiçbir sebep göremiyorum
• için bir sebep görmüyorum

Normallerle ucubelerin birlikte geçinememesi için bir sebep göremiyorum.
أتعلمون؟ ، لا أرى أي سبب يمنعنا من الإتفاق معاً

Hüküm vermek için bir sebep göremiyorum.
حسنٌ، لا أرى أي سبب يجعلنا نستعجل في الإستنتاجات

Bu emirlerin sana uygulanmaması için bir sebep göremiyorum.
لا أرى أي سبب كي لا أنفذ تلك التعليمات عليكِ أيضاً

O yüzden ona bunlardan bahsetmek için gerekli bir neden görmüyorum.
لذا لا أرى أي سبب لإخباره بشأن أي من هذا

Tedaviye başlamak yerine sadece gözlem yapmak adına rota değiştirmek için bir neden görmüyorum şimdilik.
لا أرى أي سبب الآن لتغيير المسار، فقط لأنّنا نحاول إيجاد العلاج خلافاً للمراقبة ببساطة.

Yedeği olmaman için bir neden göremiyorum.
أنا لا أرى أي سبب بأنك لا يجب أن تكوني ممثلتها البديلة.

Bir gün senin o göreve gelmemen için hiçbir sebep göremiyorum.
ولا أرى أي سبب لماذا لا يجب أن تكوني أنت يوماً ما

Bunu değiştirmek için bir sebep görmüyorum.
لا أرى أي سبب اتغيير ذلك

Şahsen üçünü de içeren bir anlaşmaya varılamaması için bir sebep göremiyorum.
شخصياً, لا أرى أي سبب لما لا يستطيعون القدوم إلى بعض الاتفاقيات التي تتضمن ثلاثتهم.

ve şu anda bunu tehlikeli bir yolla yapıyoruz fakat ben bilimsel açıdan bir sebep göremiyorum niçin buna devam etmek zorundayız.
الحفاظ على الطاقة أمر ضروري إذا تمكنت من توليدها بطريقة خطرة ونحن نفعل ذلك حالياً في توليدها بطريقة خطرة لكنني لا أرى أي سبب من منظور علمي

Yeri doldurur, nehrin ortasında at değiştirmemiz için bir sebep göremiyorum.
إنه يملأ الحذاء لا أرى أي سبب لتغيير الخيول في منتصف الطريق المترجم : يقصد بالحذاء مجازاً ، مثل أمريكي معناه أنه سيفعل مالا يستطيعه غيره

Bunun için bir sebep göremiyorum.
لا أرى أي سبب مقنع لذلك

Bunun için bir sebep göremiyorum.
لا أرى أي سبب ليكرهوك

Bunun için bir sebep göremiyorum.
نعم، أنا لا أرى أي سبب لذلك.

Bay Khan, kefaret talebiniz konusunda değişiklik yapmak için bir sebep göremiyorum.
السيد (خان)، أنا لا أرى أي سبب لتغيير حالة الكفالة

Şu anda riske girmek için herhangi bir neden görmüyorum.
- انظر، أنا لا أرى أي سبب على الإطلاق بالنسبة لي لأجعل الرهان الآن.

Kendimi sadece oyunculukla sınırlamak için bir neden görmüyorum.
لا أرى أي سبب لأحصر نفسي في التمثيل فقط

Değiştirmek için bir neden görmüyorum, Rod.
"لا أرى أي سبب للتغيير يا "رود

Unut gitsin. Seninle bir daha oynamak için tek bir neden göremiyorum.
لا أرى أي سبب يجعلني ألعب معك مجددا مرة أخرى

Eğer bir oğlan bir köpeği evlat edebiliyorsa bir köpeğin bir insanı evlat edinememesi için bir neden göremiyorum.
إذا كان الصبي يمكنه اعتماد كلب لا أرى أي سبب لعدم اعتماد كلب صبي

Bizi uzaktan bile olsa etraflarında tutmamaları için bir neden göremiyorum.
لا أستطيع أن أرى أي سبب لماذا لديهم ولو من بعيد تريد أن تبقي لنا حولها.

Güney'e federal güçleri göndermek için hiçbir sebep göremiyorum.
لا أرى أي سبب مقنع كي أرسل قوات الإتحاد إلى الجنوب.

Bilirsiniz işte, atmak için bir sebep görmüyorum.
"إن... تعلمون، لا أرى أي سبب لرميه"