| Hiçbir şey söyleme, Senin gözlerinden görmeye çalışıyorum. Göremiyorum. | TED | إنني أحاول أن أبصر من خلال عينيك، فأنا لا أستطيع الرؤية |
| KB: Hayır mı? SJ: Hayır, ardını Göremiyorum. | TED | كيث بارى: كلا؟ ستيف جيرفيتسن:كلا، لا أستطيع الرؤية من خلالها |
| Göremiyorum. Çene, baban tesisatçı. Bunlar ne borusu? | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الرؤية ماوث، أباك سباك ما هذه الأنابيب؟ |
| Son numarayı net Göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الرؤية العدد الأخير بشكل واضح. |
| Senin zaaflarını görecek kadar iyi Görebiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع الرؤية بما يكفي, لتحديد نقطة ضعفك |
| Sanırım ağaçlar yüzünden ormanı Göremiyorum. | Open Subtitles | أحزر بأنّني لا أستطيع الرؤية الغابة للأشجار. |
| Camgözlerim olduğundan vizörden Göremiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية عبر عدسة الكاميرة لأن لدي عين زجاجية |
| Evet! Göremiyorum lan gerizekalı. Bittin sen! | Open Subtitles | أجل ، الآن لا أستطيع الرؤية أيها الأحمق ، أنت ميت |
| Buradan hiçbir şey Göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الرؤية أيّ شيء من فوق هنا. |
| Göremiyorum. Göremiyorum. Lütfen! | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الرؤية, أنا لا أستطيع الرؤية, رجاء |
| Göremiyorum...! Bu aptal maskeden Göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الرؤية أنا لا أستطيع الرؤية من خلال هذا القناع الغبي |
| Göremiyorum! Saatimin yansımasıyla sürmek zorundayım! | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية , سوف أوجه بإنعكاس ساعتي |
| Göremiyorum, neden bunu yapıyorum ki? | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية ، لماذا يجب أن أفعل ذلك؟ |
| -ıyi Göremiyorum. Ama orada bir şey var. | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية بشكل كافي لكن هناك شيء ما في الداخل |
| Bir şey Göremiyorum. Onları burada nasıl bulacağız? | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية كيف سنجدهم هنا بحق الجحيم؟ |
| Şu şeyi kapatıyorum ve 10 saniye sonra Göremiyorum. | Open Subtitles | انظري الى هذا أنا أنفر هذا الشيء منذ 10 ثوان ولا أستطيع الرؤية |
| Bu dev teneke kutunun dışındaki hiçbir şeyi Göremiyorum! | Open Subtitles | لا أستطيع الرؤية من خلال تلك السفينة الحديدية المحُلقة في الهواء |
| Öyle söylemesi lazımdı. Sayarken paraları Göremiyorum. Sana söylemiştim. | Open Subtitles | كان عليها إبلاغك لا أستطيع الرؤية لعد المال، لقد أخبرتك ذلك |
| Çok karanlık, bu yüzden iyi Göremiyorum. | Open Subtitles | إنه كان مظلما لذلك لم أستطيع الرؤية بوضوح |
| Duvarlar ötesini göremem. | Open Subtitles | فأنا لا أستطيع الرؤية خلال الجدران |
| Hiçbir şey göremediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف، أنا لا أستطيع الرؤية يساوي اللعنة. |
| Ben, görebildiğim bir yerde olunca daha huzurlu oluyorum. | Open Subtitles | بالطبع ، أنا مرتاحة على الأرض حيق أستطيع الرؤية |