"أستطيع ان" - Translation from Arabic to Turkish

    • veremem
        
    • edebilirim
        
    • edemem
        
    • yapamam
        
    • yapabilirim
        
    Bunu bilemeyiz, Dr Jackson. Bunu göze almanıza izin veremem. Open Subtitles نحن لسنا متأكدين من ذلك د.جاكسون لا أستطيع ان اتركك تجازف بنفسك
    Parayı öylece sana veremem. Bir şeyler söylemelisin. Hadi. Open Subtitles لا أستطيع ان أعطيكِ إياها بهذه البساطة عليك أن تقولي شيئاً ما, هيا..
    Kendi kendine kuralları var. Onunla ne yapacağımı biliyorum ve onu tasvir etmeye başlayabilirim, hem de çok basit bir şekilde. Onu kollarımla tasvir edebilirim değil mi? TED لديه نوع من القاعدة. أنا أعلم ما سأقوم بعمله، وأنا أستطيع ان ابدأ بوصفه ببساطة. أستطيع وصفه بذراعي، صحيح؟
    Yemin edebilirim ki , sanki seninle herşeyi konuşabilirmişim gibi. Open Subtitles أقسم، اننى أستطيع ان أتكلم معك عن أي شىء
    Ne hissettiğimi ve ne düşündüğümü tarif edemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع ان اصف ما أشعر به و لا ما أفكر فيه
    -Bunu gözardı edemem. Eddie olmadan, hiç birşey eskisi gibi değil. Open Subtitles لم أستطع إكماله لا أستطيع ان اشاهدك وحدك بدون إيدي,
    Maket araba yapamam bile. Open Subtitles حتى أنني لم أستطيع ان أبني موديل للسيارة.
    Geraldine Carter'ın da keşfettiği gibi "Kendi başıma yapabilirim. Ama başkalarını da TED كل ما هو مطلوب كما اكتشف جلديني كارتير أنا لا أستطيع ان افعل ذلك وحدي
    veremem... Babam izin vermez.. Open Subtitles لا أستطيع ان أعطية لك أبي لَنْ يَسْمحَ لي
    Sana para veremem, evlat ama ihtiyacın olan sütü sana sağlarım. Open Subtitles لا أستطيع ان أدفع لك نقداً يا فتى ولكني سأراك تحصل على الحليب الذي تريد
    Üzgünüm, Bones, bunu yapmana izin veremem. Open Subtitles انا آسف يا بونز, لا أستطيع ان ادعك تفعلين هذا
    Bana soru sormayı kes. Hepsine cevap veremem. Open Subtitles توقف عن استجوابي بكل هذه الاسئلة لا أستطيع ان اجاوبها كلها
    Sana nasıl hitab edebilirim, bir ismin var mı? Open Subtitles هل يمكنك ان تعطينى اسم أو شئ ما أستطيع ان أناديك به؟
    Belki günün birinde babanı atalarınızın topraklarını ziyaret etmeme izin vermesi için ikna edebilirim. Open Subtitles ربما يوما ما أستطيع ان اقنع والدك ليسمح لي أن أزور موقع اسلافك
    Seçim dönemi olduğun farkındayım, sana ağırdan almanı söyleyemem ama doktorun olarak kendine iyi bakmanı rica edebilirim. Open Subtitles أعلم اني لا أستطيع ان اقول لك ان تهدئي ولكن اعتني بنفسك
    Ne demek istediğini gayet iyi anlıyorum. Sana nelere mal olduğunu sadece tahmin edebilirim. Open Subtitles انا أعلم تماماً ماالذى تعنيه. أستطيع ان أتخيل كم كلفك هذا الأمر
    Kabul edemem. Önce senin benimkini kabul etmen lazım. Open Subtitles لا أستطيع ان اقبل عرضكِ إلى أن تقبلي عرضي
    Sana inanmak istiyorum... ama gerçeği inkar edemem... Open Subtitles انا لا أصدقك مـــنـتــــديـــ سعودي بويـز ـــات لكن لا أستطيع ان انكر الحقيقة
    yapamam. Bu Wild Bill Hawthorn. Open Subtitles لا أستطيع ان افعل ذلك هذا وايلد بيل هاوثرن
    Öğreneceğim bir tek bu kaldıysa... bunu tek başına da yapabilirim. Open Subtitles أذا كان كل هذا هو ما ساتعلمه فانا أستطيع ان أفعله بطريقتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more