| Ne kadar çabuk olursa, o kadar iyi olur deyim yerindeyse. | Open Subtitles | حسنا كلما أسرعنا كلما كان ذلك أفضل وهذه عبارة مبتكره منى |
| Buradan ne kadar çabuk çıkarsak o kadar zengin oluruz. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في الخروج من هنا كلما أصبحنا أسرع ثراءً |
| Hayır. İnsanları ne kadar çabuk bulursak, senden de o kadar çabuk kurtulurum. | Open Subtitles | لا، كلما أسرعنا بالعثور على البشر كلما أسرعت بالخلاص من صاحب الوجه الكريه |
| Acele edersek, yarın sabah kahraman olarak evimize döneriz | Open Subtitles | لو أسرعنا, فقد نصل للوطن فى الصباح سنصبح أبطالاً. |
| Acele edersek, hala 9:30'da Nino'ya yetişebiliriz. | Open Subtitles | اذا أسرعنا قد نلحق الحجز الساعة التاسعة والنصف الليلة |
| Hayvanları ne kadar erken çıkartırsak kokuları da o kadar çabuk kaybolur. | Open Subtitles | لذا كلما أسرعنا في إخراج الحيوانات كلما تخلصنا من رائحتها بشكل أسرع |
| Ne kadar erken kazarsak işimiz de o kadar erken biter. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في الحفر كلما كان أسرع خروجنا من هذه الورطة |
| Ne kadar hızlı yaşlanmayı inkar etme kısır döngüsünden vazgeçersek, bizim için o kadar iyi olur. | TED | كذلك كلما أسرعنا في الخروج من دوّامة إنكار التقدم بالسن، كلما أصبحنا أفضل حالًا. |
| Hayır er biz kara ışıklı dikkat çekmek, kadar çabuk yapmak. | Open Subtitles | لا . كلما أسرعنا بالقضاء على المرشد المظلم كلما أسرعنا بتكوينك |
| Ne kadar çabuk buradan gidersek, o kadar iyi olur. | Open Subtitles | ،كلما أسرعنا في الخروج من هنا كلما كان ذلك أفضل |
| Buradan ne kadar çabuk kaçarsak, yaşamaya da o kadar çabuk başlarız. | Open Subtitles | وكلما أسرعنا في الرحيل من هنا كلما أسرعنا في البدء في العيش |
| Bunu ne kadar çabuk anlarsak ürünlerini satmak için kullandıkları serbest ifade özgürlüğü hakkındaki aptalca savunmalardan o kadar çabuk kurtulacağız. | Open Subtitles | كلما أقتربنا في فهم هذا كلما أسرعنا من التخلص حول هذه الحجج الغبية حرية التعبير تسمح لنا ببيع هذه المشروبات السامة |
| Yerlerini ne kadar çabuk tespit edersek plan yapmamız o kadar kolaylaşır. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في تحديد مكانهما, كلما أسرعنا في التوصل إلى خطة, حسناً؟ |
| - Acele edersek saat beş trenine yetişiriz. | Open Subtitles | ـ ثمة قطار يتحرك في الخامسة إذا أسرعنا بلحاق بهِ |
| Artık bunu düşünmek için çok geç. Acele edersek son birkaç olası yere bakabiliriz. | Open Subtitles | لقد تأخر الوقت للقلق بهذا الشأن إذا أسرعنا يمكننا اللحاق بالأماكن الأخيرة |
| Ama Acele edersek, jezebel'de bir masa ayarlatabiliriz. | Open Subtitles | لكن إذا أسرعنا يمكن أن نحصل عل طاولة في جيزبل |
| Leoparları ne kadar çabuk bulursak dünyayı o kadar erken kurtarırız. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في العثور على الفهود كلما أسرعنا في إنقاذ العالم |
| Ona istediğini ne kadar erken verirsek o kadar çabuk biter. | Open Subtitles | كلما أسرعنا فى إعطاءها ما تريد كلما أسرعنا الأنتهاء من ذلك. |
| Ne kadar erken işe koyulursak buradan o kadar çabuk kurtuluruz. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في الحصول عليه كلما أسرعنا في الخروج من هنا |
| Daha hızlı, daha da hızlı giderek bu yolculuk süresini kısaltabiliriz. | Open Subtitles | إذا أسرعنا أكثر وأكثر, يمكننا أن نقلل وقت السفر. |
| O numaraları ne kadar erken ele geçirirsek o kadar hızlı dinlemeye alabiliriz. | Open Subtitles | كلما أسرعنا بمعرفة أرقام ...الهواتف الجديدة كلما كنا أسرع في مباشرة التنصّت عليها |