| Ben de hem yıldönümümüzü kutlamak hem de bizzat teşvik etmek istedim. | Open Subtitles | لذا أردت أن أقول لك ذكرى سنوية سعيدة و أردت أن أشجعك شخصيا |
| Seni 12$ vermen için teşvik ediyorum. | Open Subtitles | أنا أشجعك على ترك 12 دولار |
| Tabii bu mevzuyu yeniden düşünmen için sana cesaret verip profesyonel bir yardım almanı önermezsem. | Open Subtitles | لو لم أشجعك على إعادة التفكير في ذلك، أو ربّما التحدُتُ إلى مختص. |
| Buraya tek başına gelmen büyük cesaret. | Open Subtitles | ما أشجعك لكي تأتي إلى هنا بمفردك |
| Seni biraz zorladığımı biliyorum ama zamanında seni bayağı destekliyordum. | Open Subtitles | أنت. أعرف أني كنت أعامل بسوء، لكن كنت أشجعك له حقاً. |
| Seni destekliyordum. | Open Subtitles | كنت أشجعك |
| Yani biz üzgün, yalnız ve sefil insanlardan sana erkeklerle takılmanı öneririm. | Open Subtitles | بالنسبة لنا هناك الحزين,الوحيد,وبقيتنا أنا أشجعك أن تتناول كرة كبيرة من الغباء |
| Aynı yerde binlerce insan aynı şeyi yapmış ve aynı fotoğrafı çekmiş olsa da sizi de gidip yaratıcılığa katkıda bulunmanız için cesaretlendiriyorum. | TED | حتى لو كان الآلاف من الناس قد ذهبوا إلى مكان بعينه والتقطوا صورةً أياً كانت، فأنا أشجعك على الخروج والإبداع أيضاً. |
| Sizi onları aramaya teşvik etmekle yükümlüyüm. | Open Subtitles | عليّ أن أشجعك على القيام بذلك" |
| Ölmemen için teşvik ediyorum ya seni. | Open Subtitles | أنا أشجعك على عدم الموت |
| Ölmemen için teşvik ediyorum ya seni. | Open Subtitles | "أنا أشجعك على عدم الموت" |
| Yanlış anladığınız için üzüldüm ama ben size hiç cesaret vermedim. | Open Subtitles | انا متاسفة لانك مخطئ انا لم أشجعك أبدا |
| - Ama bu tür birşeye cesaret verdiğimi sanma, | Open Subtitles | -لكن لست أشجعك على ذلك النوع من الأشياء |
| - cesaret vermek için bağırıyordum. - Daha çok eleştiri gibi geldi. | Open Subtitles | كنت أشجعك بقوة - بدى مثل النقد - |
| Ben seni destekliyordum. | Open Subtitles | أنا كنت أشجعك |
| Son kez bana elinde bir bıçakla geldiğinde olanı hatırlamanı öneririm. | Open Subtitles | أشجعك على أن تتذكر آخر مرة جئتني بسكين |
| Randevu almamanı öneririm. | Open Subtitles | أشجعك على ألا تعدي موعد للمقابلة. |
| Kızın nerede olduğunu öğrenmen için seni cesaretlendiriyorum sadece. | Open Subtitles | لا لا إنما أشجعك على العثور عليها |
| - Seni cesaretlendiriyorum. | Open Subtitles | حسنًا ، أنا أشجعك |