| Oldukça önemli ve rütbeli biri. Belki sizin de Oslo'da tanıdığınız kişiler vardır. - Onlar hep iyi insanlar mıdır? | Open Subtitles | بما أنك تعمل للحكومة أيضاً هل أنتم أشخاص لطفاء بشكل عام ؟ |
| Sizin gibi iyi insanlar için. | Open Subtitles | أشخاص لطفاء مثلك |
| - "Sizin gibi iyi insanlar." Bunu sevdim. | Open Subtitles | سيدى أشخاص لطفاء مثلك |
| Bakın, iyi insanlara benziyorsunuz, gerçekten öylesiniz ve sen gerçekten çok çekicisin ama maalesef beni başka biriyle karıştırıyorsunuz. | Open Subtitles | حسنا، تبدون أشخاص لطفاء بصراحه، انتم كذلك وانت فاتنة حقا |
| Eminim çok iyi insanlardır. Ama çok garipti. | Open Subtitles | أنا متأكد أنهم أشخاص لطفاء و لكن غرباء |
| Ama gerçekten çok iyi insanlar. | Open Subtitles | صادف أنهم أشخاص لطفاء جداً |
| Her zaman iyi insanlar olurlar gibi geliyor. | Open Subtitles | أشعر دائماً أنهم أشخاص لطفاء. |
| - Bak, iyi insanlar onlar. | Open Subtitles | أنهم أشخاص لطفاء |
| - Bak, iyi insanlar onlar. | Open Subtitles | انصتي , أنهم أشخاص لطفاء |
| (Kahkahalar) Her gün iş arkadaşlarımızın - her ne kadar iyi insanlar olsalar da - bizden çalmalarına izin veriyoruz. | TED | ( ضحك ) يومياً ، نسمح لزملاءنا في العمل ، والذين يعتبرون أشخاص لطفاء جداً ، بسرقتنا . |
| Onlar iyi insanlar. Tıpkı bizim gibi. | Open Subtitles | إنهم أشخاص لطفاء مثلنا! |
| - Ne bileyim iyi insanlara benziyorlar. | Open Subtitles | لا أدري، إنه أشخاص لطفاء بحسب ما أفترض |
| - Sizi mahkemede gördüm. İyi insanlara benziyordunuz. | Open Subtitles | .تبدون أشخاص لطفاء |