| Nişan yemeğinizde yaptığım konuşma yüzünden kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بشعور كريه حيال النخب الذي قلته في حفلة خطوبتك |
| Esasında çok pahalı bir uyku ama sonrasında müthiş bir huzur hissediyorum. | Open Subtitles | أنها في كغفوة مكلفة نوعاً ما. لكن أشعر بشعور مذهل بعد الإنهاء |
| Ugh, tanrım, kendimi iğrenç hissediyorum. Gidip bir duş alacağım. | Open Subtitles | يا إلهي , أشعر بشعور مقرف يجب أن آخذ حماماً |
| Bu sefer onunla yürüyeceğini düşünüyorum. Beni çok iyi hissettiriyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه المرة ممكن أن تنجح العلاقة انه يجعلني أشعر بشعور رائع |
| Bir işe yaramasa bile kendimi iyi hissetmemi sağladı. | Open Subtitles | حتى لو لم يكن يستطيع فعل شي هو يجعلني أشعر بشعور أفضل |
| Bu doğum günü meselesi yüzünden sonunda kendimi berbat hissediyorum. | Open Subtitles | ومن ثم موضع عيد الميلاد طرأ، والان أشعر بشعور مريع |
| Daha iki gün oldu ve ben kendimi harika hissediyorum. | Open Subtitles | في الواقع إنه اليوم الثاني و أنا أشعر بشعور مذهل؟ |
| Başka izleyecek kimse yok. - Şimdi çok daha kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أنا ليس لدى متفرجون لقد جعلنى هذا أشعر بشعور أسوأ بكثير |
| Ve bununla beraber özsaygı eksikliği gelebiliyor, TED konuşması yapmam istenmesi ile beraber, bu tür konularda artık daha iyi hissediyorum. | TED | ولدينا بعض المشاكل في احترام الذات، على الرغم من حقيقة أنني دعيت للمشاركة بتيد، أشعر بشعور أفضل الآن |
| Harika hissediyorum. Hayatımda kendimi böyle iyi hissetmedim. | Open Subtitles | أشعر بشعور رائع, لم أكن أفضل من الآن في حياتي كلها |
| Kim'in uyuşturucusu işe yarıyor. İyi hissediyorum. | Open Subtitles | دواء كيم قام بالعمل وأنا أشعر بشعور جيد. |
| eğreti hissediyorum. | Open Subtitles | أنا لا زلت أشعر بشعور مؤقت بالنسبة لنفسي |
| Uyumaya gerek duymuyorum. Kendimi harika hissediyorum. | Open Subtitles | لا أشعر بالحاجة للنوم أبداً و أشعر بشعور رائع |
| Ben burada son günü bozma kötü hissediyorum. | Open Subtitles | . أشعر بشعور فظيع لتخريبي لآخر يوم لديك هنا |
| Kaybettiğim kandan mı yoksa... ..monitörün eriyen plastiğinden mi bilmiyorum ama kendimi harika hissediyorum. | Open Subtitles | لا أدري إن كان هذا سبب النزيف أم من البلاستيك المذاب من الشاشة لكنني أشعر بشعور رائع |
| Böyle seviyorum. Gözenekleri açıyor, iyi hissettiriyor. | Open Subtitles | أنا أحب هذا , هذا يفتح المسامات , يجعلني أشعر بشعور جيد |
| Daha iyi hissetmemi sağlayan ne biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ما الذي سيجعلني أشعر بشعور أفضل؟ |
| Eğer kendimi iyi hissetmek istiyorsam, herkesin canı cehenneme! | Open Subtitles | إذا كنت أريد أن أشعر بشعور أفضل تجاه نفسي ، فليذهب الجميع إلى الجحيم |
| Düzgün besleniyorum.Eğitmenimle çalışıyorum. Daha iyi hissetmemiştim. | Open Subtitles | أنا أأكل جيداً, وأتعامل مع مدرب لم أشعر بشعور جيد هكذا من قبل |
| Sana söylediğim şey yüzünden, kendimi çok kötü hissettiğimi bilmeni istedim. | Open Subtitles | لقد أردت أن أخبركِ أنني أشعر بشعور سئ حيال ما قلته لكِ |
| Başım belaya girecekmiş gibi kötü bir his var içimde. | Open Subtitles | أشعر بشعور سيء أنني سوف أواجه مشاكل عديدة |
| Bir süre haplarla iyi hissettim. Ama şimdi başağrılarım oluyor ve gözlerimin önünde beyaz flaşlar. | Open Subtitles | الحبوب تجعلني أشعر بشعور جيد لفترة ثم بدأت تصيبين بالصداع .. |
| Ama sonra onu iki kez daha yendim ve o kadar iyi hissettirmedi. | Open Subtitles | وبعدها فزت عليه مرتين اخرى ولم أشعر بشعور جيداً مثل المره الأولى هل تظن ان هذا غريب؟ |
| Artık hepsi öldü. İyi hissetmiyorum. | Open Subtitles | أمَا وقد ماتوا جميعهم الآن فلا أشعر بشعور طيب |
| Çok iyi anlıyorum. Çok iyi anlıyorum. | Open Subtitles | أشعر بشعور رائع أشعر بشعور رائع |