| Yangını çıkarmış ya da kibritle oynamış olabilir. | Open Subtitles | ربما هو من أشعل النار أو ربما كا ن يلعب بعلبة الثقاب. |
| Yangını onun çıkarmış olabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | ماذا عن يديه؟ أنا أعتقد بأنه أشعل النار. |
| - Yani? Bir düzine iblisi öldürmüş. Darla ve Drusilla'yı Noel ağacı gibi ateşe vermiş. | Open Subtitles | قتل دستة من الشياطين و أشعل النار بالفتاتين |
| Kıçımı yaktı geçti. Bu aynı şey değil | Open Subtitles | بل أشعل النار في مُؤخرتي وهذا ليس الأمر نفسه أي ورّطنيfont |
| Eğer yangın olmasaydı bunların hiç biri olmayacaktı. | Open Subtitles | لم يكن لشيء منه أن يتحقق لو لم أشعل النار. |
| Evet, sanırım baca tıkanmış ve bende ateş yakmayı planlıyordum. | Open Subtitles | نعم، تبدو المدخنة مسدودة وكنت أريد أن أشعل النار |
| Adam kendi cinsel organını çakmak gazıyla ıslatmış ve yakmış. | Open Subtitles | غطس قضيبة بالكحول و أشعل النار فيه |
| Lisedeki bir öğretmen, Bayan Luthor Clark'ı, arabasını yakarken görmüş. | Open Subtitles | معلمة بالمدرسة الثانوية السيدة لوثر تدعي أن كلارك أشعل النار في سيارتها |
| - Evet evet, sadece ates yakmaya çalisiyorum. | Open Subtitles | هل أنت بخير؟ نعم،، أنا أشعل النار هنا |
| Yangını sigorta parası için mi çıkarttığını düşünüyorsun? | Open Subtitles | تعتقدين أنه أشعل النار للحصول على أموال التأمين؟ ؟ |
| Yangını onun çıkarmış olmasının başkasına yaptırmış olmasından farkı yok. | Open Subtitles | حقيقة أنه أشعل النار بنفسه ليست أسوأ من طلب شخص آخر لفعلها |
| Yangını çıkaran muhtemelen oydu. | Open Subtitles | إنه على الأرجح الذي أشعل النار. |
| Bence çocuk, Yangını kasıtlı olarak başlattı. | Open Subtitles | أعتقد هذا الفتى أشعل النار عمداً. |
| Patronunun izlerini örtbas etmek için Yangını çıkaran o olmalı! - Gitme zamanı. | Open Subtitles | لعله الذي أشعل النار ليغطي آثار سيده |
| Ben kendi payımı ateşe veriyorum. Kendininkini kurtar istersen. | Open Subtitles | إنّي أشعل النار في حصتي أنقذ حصتك إنّ إستطعت |
| Kendini yüzünden vurdu. Elimle dokundum. Evi ateşe verdi. | Open Subtitles | لقد أطلق النار على نفسه لقد تحسست وجهه وقد أشعل النار في المنزل |
| Çiçeklerin arasında gece gündüz o çiçeklerin rengini aşkınla ateşe verirsin. | Open Subtitles | ليلاً و نهارا بين ورودك أشعل النار لتلوينها بشعلة حبك |
| Müşterim statüsünü değiştirmek için kasten Amerikan bayrağı yaktı. | Open Subtitles | موكّلي أشعل النار عمداً في العلم الأمريكي... لتحدّي النظام الأساسي. |
| Arayan kişi bazı çocukların burunda yangın çıkardıklarını ve evleri için endişelendiklerini söyledi. | Open Subtitles | قال المتصل أن أحد الأولاد قد أشعل النار .في تلك اللحظة وقد قالوا أنهم قلقين على منزلهم. |
| Ingunn, ateş yak. Mikal, biraz alkol bul. | Open Subtitles | إنجون، أشعل النار مايكل، حاول أن تجد بعض الكحول |
| ve sapık biri oyukları yakmış. | Open Subtitles | وتـمـعج مريض أشعل النار داخلها. |
| Yalniz intikam, bir uyusturucu saticisini dagitmis ve burada da bir kamyon dolusu çalinti televizyonu yakarken görüyoruz. | Open Subtitles | أطاح "المُنتقم الوحيد" بتاجر مُخدّرات، وهنا، أشعل النار بشاحنة مليئة بالشاشات المسطحة. |
| - Evet evet, sadece ates yakmaya calisiyorum. | Open Subtitles | هل أنت بخير؟ نعم،، أنا أشعل النار هنا |
| Yapacağın neyse yap biraz daha petrol kuyusu yak çünkü fiyat yükselecekti. | Open Subtitles | إفعل كل ما بوسعك أن تفعله أشعل النار بأكثر قليلا من آبار نفط لأن السعر سوف يعود الى الإرتفاع |