| Lex, onun bazı şeyleri benden sakladığını söyledi. | Open Subtitles | ليكس قال أنها تخفي أشياء عني |
| - Biliyorum bazı şeyleri benden saklıyorsun. | Open Subtitles | أنك تخفي أشياء عني |
| Buradaki doktorlar bazı şeyleri benden de saklıyorlar. | Open Subtitles | . يخفون أشياء عني ، أيضاً ... |
| Benim hakkımda atıp tutuyor ama onun hakkında ne diyorlar biliyorum. | Open Subtitles | , أنه يقول أشياء عني لكن أعلم ماذا يقول الناس عنه |
| Birinci olarak, Benim hakkımda, benim bilmemi istemediğin şeyler biliyorsun. | Open Subtitles | أولا , أنتي تعرفين أشياء عني لا تريدينني ان اعرفها |
| Kimse Benim hakkımda bilmelerini istemediğim şeyleri öğrenme hakkına sahip değil. | Open Subtitles | لا احد أوضح له أشياء عني والتي لا أريدها ان تنتشر |
| Herkesin Benim hakkımda bildiği birşeyler varken; ben kendi hakkımda hiçbirşey bilmiyorum. | Open Subtitles | الجميع يعرف أشياء عني وأنا لا أعرف شيئاً مطلقاً |
| Benim hakkımda öyle şeyler var ki, onları bir bilsen çok iğrenirsin. | Open Subtitles | هناك أشياء عني اذا علمتي بها ستكوني مشمئزة جداً |