| İşte böyle. Yumulun haydi. Çünkü dostlarım, bu daha başlangıç. | Open Subtitles | هذا صحيح هيا إمتلئوا لأن هذه يا أصدقائى مجرد بداية |
| En yakın arkadaşlarım olarak bu akşam gelip örnekleri test edersiniz diye umuyordum. | Open Subtitles | و كنت آمل أن أصدقائى المقربين كلاكما تكونوا على استعداد أن تأتوا الليله |
| O gece birkaç arkadaşım orada takılıyormuş ve şarkı söyleyen birini duymuşlar. | Open Subtitles | مجموعة من أصدقائى كانوا هناك هذه الليلة، و يقولون أنهم سمعوا غناءً |
| Ailemin arkadaşlarımı sevmesinden umudu keseli çok oldu. | Open Subtitles | لقد حاولت لوقت طويل أن أجعل عائلتى تحب أصدقائى |
| Tüm arkadaşlarımın yaptığı gibi, dışarı çıkıp da çılgınlık yapmadım hiç. | Open Subtitles | أتعلمين,أنا لم أقم قط بالخروج و التصرف بجموح مثل جميع أصدقائى |
| arkadaşlarımla Strateji oynasaydım... daha rahat olurdum. | Open Subtitles | سأستريح أكثر لو بقيت فقط مع أصدقائى ونلعب استرايجية |
| Ama ben arkadaşlarıma duygularımı anlattım. | Open Subtitles | لكنى أخبرت أصدقائى كيف كان شعورى و أتعرفين ماذا ؟ |
| Siz dostlarım, hepiniz bu keşfi yapan insanlar olarak ölümsüzleşeceksiniz. | Open Subtitles | وانتم يا أصدقائى سنكون جميعا خالدون لأننا صنعنا هذا الاكتشاف |
| Gerçek budur dostlarım. Burun burundur. | Open Subtitles | تلك هى الحقيقة يا أصدقائى الأنف هى الأنف |
| Geri dönmezsem Tombstone'daki dostlarım beni merak ederler. | Open Subtitles | بعض أصدقائى فى تومبستون سيقلقون لو لم أعد سريعاً |
| Şimdi, buna dayanarak, mimar ve tasarımcı arkadaşlarım, özellikle beyaz hemcinslerim, önceliklerimizi anlamlı bir biçimde çeşitlendirmeliyiz. | TED | الأن، من أجل فعل ذلك، أصدقائى في الهندسة والتصميم، خاصة رفاقى البيض، يجب تلقائيا وبشكل كبير أن ننوع من تصنيفاتنا. |
| Memnuniyetle doktor, ama arkadaşlarım sabırsızlanıyor. | Open Subtitles | ساكون سعيداً , يا دكتور . لكن أصدقائى نفذ صبرهم |
| Adım Duane Duke. arkadaşlarım Duke derler. | Open Subtitles | أسمى اوين اوك بالمناسبة أصدقائى يطلقون على اوك |
| En iyi arkadaşım öldü. Herkes peşimizde ve ben 2 polis öldürdüm. | Open Subtitles | مات أعز أصدقائى والجميع يحاولون قتلنا واطلقت النار على ضابطى شرطة تواً |
| Evet. Ben ve 4399 en yakın arkadaşım burada birdenbire ortaya çıkıverdik. | Open Subtitles | أنا و 4399 من أعز أصدقائى خرجنا من كرة ضوء هنا تقريباً |
| arkadaşlarımı kurtarmalıyım. Jeneratörlerini 15-20 saat çalıştırmaya yetecek kadar yakıtları kaldı. | Open Subtitles | لا بد أن أنقذ أصدقائى ، مولدهم يمكن أن يعمل لمدة 15 إلى 20 ساعة على الأكثر |
| Gerçektende, bunu gururla söylüyorum ki, en yakın arkadaşlarımın bir kısmı İtalyan Amerikalılar'dır. | Open Subtitles | يمكننى القول و بكل فخر أن بعض أعز أصدقائى هم أمريكيون من اصول ايطالية |
| Avlayacak ne bir iblis, ne de bir vampir var. arkadaşlarımla birlikteyim. | Open Subtitles | لا شياطين ولا مصاصى دماء لأقتلهم أنا هنا مع أصدقائى |
| Bunun polis tarafından kovalandığım için mi yoksa yeni arkadaşlarıma şimdiden aşık olduğum için mi olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أن كان السبب . مطاردة البوليس لى ام لأننى وقعت حقاً فى الحب . مع أصدقائى الجدد |
| arkadaşlar, farkında değil misiniz bu kanun yüzünden ülkemizin en önemli üniversiteleri eyaletimizden gelen öğrencilerin adaylıklarını kabul etmeyecek? | Open Subtitles | و كذلك أنا هل أنتم على يقين يا أصدقائى أن الجامعات الكبرى فى جميع أنحاء البلاد |
| Aklımda bir yer vardı ama anlaşılan bilinmeyen dostum oraya benden önce varmış. | Open Subtitles | كنت أظن انه لدىّ مكان, ولكن, أصدقائى المجهولين وصلوا اليه اولا |
| dostlar, dostlar. Konuşmadığımız kişilerin seslerinden korkuya kapılmayın. | Open Subtitles | يا أصدقائى ، يا أصدقائى ، لا تخافوا من الضوضاء التى يُحدثها هؤلاء الذين لا نتحدث عنهم |
| Siz birkaç yakın arkadaşımın çocuklarının resimlerini de çektiniz ve o resimler her zaman gazete ve dergilerde çıkıyorlar. | Open Subtitles | لقد صورت العيد من أطفال أصدقائى هذة الصور ستظهر للأبد فى الجرائد والمجلات |
| Sen benim en iyi ve en yakın arkadaşımsın Kuzen Rudolf. | Open Subtitles | أنت أفضل و أقرب أصدقائى يا إبن العم رودلف |
| Zekiydi, iyi bir atletti, popülerdi, ve en iyi arkadaşımdı. | Open Subtitles | كان ذكياً, رياضياً بارعاً معروف, وقد كان أعز أصدقائى حسناً؟ |
| Göreve çıkan arkadaşlarımdan birinin kafası o canavarlar tarafından koparıldı. | Open Subtitles | أحد أصدقائى فى ارسالية تبشير فصل أحد هذه الوحوش رأسه عن جسده |
| İki arkadaşımı kaybettim, Harry'den 40 km uzaktayım. Onlar inebildi mi bilmiyorum. | Open Subtitles | فقدت أثنين من أصدقائى "نحن على بعد 25 ميل من مكوك "هارى |