| Zor bir iş sadece en iyi ve değerli halıları tamir ediyoruz. | Open Subtitles | ، إنه عمل شاق وقد أصلحنا فقط . السجاد الذي يملك قيمة فقط |
| Eski Zzyzx binasındaki bazı bilgisayarları tamir ettik. | Open Subtitles | أصلحنا بعض من محركات الأقراص بعد الأنفجار في بداية زايزكس المعقدة |
| Gövdeyi tamir etmeyi başardık. Ama motordaki hasar büyük. | Open Subtitles | أصلحنا بدن السفينة، لكنّ المحرّك متضرر جدًّا. |
| arteri onardık, böbrekleri için diyalize soktuk. | Open Subtitles | لقد أصلحنا الشريان وبدأنا بالتحالّ الدموي من أجل الكليتين |
| İnanılmaz, aortunu onardık, kanını seyrelttik, ciğerlerini gazla doldurduk. | Open Subtitles | ،أمر لا يصدق، لقد أصلحنا شريانه جلطنا دمه، و أمددنا رئتيه بالغاز |
| O süitleri kısa süre önce yeniledik ve beş tane küvetin tıpası bozuldu bile. | Open Subtitles | أصلحنا للتو تلك الغرف, و هناك خمس سددات تصريف مغاطس مكسورة أساساً |
| - Hayatım Marley'i zaten düzelttik. | Open Subtitles | جين, لقد أصلحنا "مارلى" وهكذا يمكننا ترتيب أى شئ أخر |
| Günaydın Bağımsızlık. Birkaç saat önceki paraziti hallettik. | Open Subtitles | صباح الخير ليبرتي أصلحنا الهوائي منذ عدة ساعات |
| Dedemin eski Malibu'sunu tamir etmiştik ya hani? | Open Subtitles | أتتذكر عندما أصلحنا سيارة جدي الـماليبو القديمة، صحيح؟ |
| - O taraftaki klimaları tamir ettiğimizi zannediyordum. | Open Subtitles | ظننت أننا أصلحنا جهاز التكييف هناك فعلنا ذلك. |
| Motoru tamir edip, havalanacaktık güya ve... | Open Subtitles | إفترض أننا أصلحنا المحرك ونحن فوق و.. |
| İnanamıyorum. Yeni tamir ettirmiştik. | Open Subtitles | لا أصدق هذا , لقد أصلحنا السيارة |
| Lanet olası projektörü tamir edebilir miyiz lütfen? | Open Subtitles | هلا أصلحنا هذا المسلاط اللعين؟ |
| Şimdi, sizi temin ederim ki, Bay Duffy ile sinyali tamir ettik... | Open Subtitles | والآن تأكدوا تماماً أنا والسيد دافي " أصلحنا الإشارة " |
| Dedemin eski Malibu'sunu tamir etmiştik ya hani? | Open Subtitles | تتذكر عندما أصلحنا سيارة الـ"ماليبو" القديمة الخاصة بجدي صحيح؟ |
| Cep telefonunun devre kartını onardık mı? | Open Subtitles | هل أصلحنا الدائرة الكهربائية للهاتف؟ |
| Bir dirseği onardık. | Open Subtitles | أصلحنا مرفقاً! |
| O süitleri kısa süre önce yeniledik ve beş tane küvetin tıpası bozuldu bile. | Open Subtitles | أصلحنا للتو تلك الغرف, و هناك خمس سدادت تصريف مكسورة أساساً |
| O gün, çatının dörtte üçünü yeniledik, | Open Subtitles | ذلك اليوم أصلحنا ثلاثة أرباع السقف. |
| Televizyonu düzelttik. | Open Subtitles | ماذا - لقد أصلحنا التلفاز - |
| Çöp öğütücüyü çalıştıramamıştık, ama sonra hallettik. | Open Subtitles | لكن على أي حال , لم نستطع أن نتخلص من النفايات الزائدة لكننا أصلحنا الأمر |
| Karıncıktaki deliği hallettik ve ona ilaç tedavisine başlayacağız ki kalp atışlarını düzenlesin. | Open Subtitles | لقد أصلحنا الثقب في البطين وسنعطيه بعض الأدوية ليساعد نبض قلبه |