| Rory, kahvaltını et. Cate, kızları düzelt. | Open Subtitles | روري , تناول فطورك كيت , أصلحي وضع الفتيات |
| Şimdi benim için bir şey yap ve Peyton ile aranı düzelt. | Open Subtitles | الأن, قومي بعمل من أجلي أصلحي أمورك مع بايتون |
| fakat sen zorundasın, şimdi bu işi düzelt. | Open Subtitles | ولكنك تحتاجين، لذا أصلحي هذا، فورا. أتمزح معي؟ |
| O zaman çöz bu işi! Yada çocuğumun hayatı üzerine yemin ederim | Open Subtitles | لذا أصلحي الأمر وإلا سأقسم بحياة أطفالي بالرب و بشهادتي، |
| Elbiseyi onar gitsin! | Open Subtitles | أصلحي الفستان فقط |
| Jenny. Elbisemi tamir et, her şey unutulsun. | Open Subtitles | جيني ، أصلحي لباسي وكل شيء سيكون بخير |
| Carter'a yaptığını düzelt, takımımın geri kalanının gitmesine izin ver. Tek istediğim bu. | Open Subtitles | أصلحي ما فعلتيه بـ"كارتر"، ودعي باقي فريقي يذهبون، هذا كل ما أطلبه |
| Bilmiyorum. Adamları geri işe al, olayı düzelt. | Open Subtitles | لا أدري وظيفهما مجدداً و أصلحي الأمر |
| Onunkini düzelttin, şimdi kendininkini düzelt. | Open Subtitles | وأنت أصلحت خطأها. الآن أصلحي أخطاءك. |
| - Olay iyi gitmiyor, düzelt hemen. | Open Subtitles | لا تجري الأمور على ما يرام أصلحي الوضع |
| Bu arada, peruğunu düzelt, boka benziyor. | Open Subtitles | بالمناسبة، أصلحي باروكتكِ تبدو مقرفة |
| Louise, özet geçiyoruz. Anladıysan küpelerini düzelt. | Open Subtitles | لويس" لدينا خبر عاجل" أصلحي قرطك لو سمعتِني |
| Kardeşinin gömleğini düzelt. | Open Subtitles | أصلحي قميص أختك |
| - Anteni düzelt bakalım. | Open Subtitles | - تعالي و أصلحي هذا - ... من أجل المستقبل |
| Eve git ve aranızı düzelt... İki kere. | Open Subtitles | فقط اذهبي للبيت و أصلحي الأمر |
| Gidebilirsin, Marie. Saçlarını düzelt lütfen. | Open Subtitles | موري)، يمكنك الذهاب) والرجاء، أصلحي شعرك |
| Tamam, efendim. - Ama o kahveyi düzelt. | Open Subtitles | - نعم , سأفعل و لكن أصلحي القهوة |
| "çöz şu işi." derken kastettiğim bu değildi, | Open Subtitles | لم يكن هذا ما يدور بِخَلدي عندما قلت "أصلحي الأمر". |
| O zaman, sorunu çöz gitsin, çünkü o cidden iyi bi çocuk. | Open Subtitles | فقط أصلحي الأمر لأنه حقًا شاب صالح |
| "Kapı pervazlarını onar ya da boya." | Open Subtitles | "أصلحي إطار الباب الخشبي؟" |
| Moira, telefonu onar. | Open Subtitles | (مورا)، أصلحي الهاتف. |
| - Sadece tuvaleti tamir et ve git. | Open Subtitles | أصلحي الحمـام ثـم اخرجي من المنزل |
| Teneke Kazanova'nı tamir et. | Open Subtitles | أصلحي صديقك الخردة |