"أصنع" - Translation from Arabic to Turkish

• yapabilirim
• yapacağım
• yapmamı
• yapayım
• yap
• yapmayı
• yapıp
• hazırlıyorum
• yapmam
• yaptım
• yapıyordum
• yapardım
• yaparken
• yaptığımı
• yapacağımı

- Hayır ama tükenmez kalem ve bir bardak suyla yapabilirim.
كما تعلم، بوسعي أن أصنع واحدة من الدبوس وكوب من الماء.

Gün ışığını yenebilmen için yapacağım serum için kanın da gerekiyor.
أنا بحاجة لدمائك كي أصنع مصلاً كي تتغلب على ضوء الشمس.

Tabii ki. Bir grup Libyalıdan. Onlara bomba yapmamı istediler.
بالطبع من مجموعة ليبيين, كانوا يريدونى أن أصنع لهم قنبلة.

Yani kulağı nasıl yaparsam yapayım, kağıdın dairesel bir alanının bir parçasına ihtiyaç var.
إذا لا يهمني كيف أن أصنع الجنيح تحتاج إلى جزء من منطقة الدائرة الورقية

Bana bir iyilik yap, bu orospu çocuğu için biraz kükre.
أصنع ليّ معروفاً، و أجعل ذلك الأسد اللعين يزئر من أجلها.

Belki de bana peynir yapmayı öğretir, evimin kadını olurum.
ربما يستطيع تعليمي كيف أصنع الجُبن و أن أكون مُزارعة

Bir liste yapıp seni de içine koymamı ister misin? Hayır, Randy istemem.
أتريد مني أن أصنع قائمة وأضعك بداخلها لا أنا لا أريد ذلك راندي

Bu 2'den beri bu şarkıları hazırlıyorum.
كنت مستيقظ للثانية صباحاً أصنع مزيج الأغنية

Bak ufaklık, bu kötü bir fikir. Güven bana. Ben bir şeyler yapmam.
اسمعي يافتاة، هذه فكرة سيئة، ثقي بي فأنا لا أصنع الأشياء بل أحطمها

Sadece onu yaptım. Çünkü değişik bir şeyler yamam gerektiğini söylemişti.
لقد فعلتها لإن هو أعتقد إني يجب أن أصنع شيء مُختلف.

O ağaç keserken ben yayıkta tereyağı yapıyordum ve sadece aşk için yaşıyorduk.
أنا أصنع الزبدة بينما هو يكسر الأخشاب. وأنه عاش فقط من أجل الحب.

Bir ayımız var. Bir çocuğun bile kullanabileceği bir şeyi nasıl yapabilirim?
لدينا شهر واحد. فكيف أصنع شيئا يمكن حتى للطفل استخدامه ؟

Sana bir güzellik yapabilirim, ne de olsa buradaki yemekleri ben dağıtıyorum.
أستطيع أن أصنع لك منها المزيد لأني أنا الرجل المسؤول عن عربة التقديم هنا

Hartum'dan gidemem, Muhammed Ahmed, ben de mucize yapacağım.
لا استطيع أن أترك الخرطوم محمد أحمد لأننى أيضا أصنع المعجزات

yapacağım son şey olsa da, sizi lanet olası bir ordu haline sokacağım.
سوف أصنع منكم جيشاً لعيناً حتى لو كان هذا آخر عمل لي في حياتي.

Çok popülerler. Sana da bir tane yapmamı ister misin?
انهم شعبيون جدا هل تريدين أن أصنع لكِ واحدا ؟

Ben mutfakta kölelik yapayım, kurabiye ve isveç köftesi pişireyim, kim için?
ها أنا أكدح لك على الموقد الساخن، أصنع الفطائر، وكرات اللحم السويدية، ومن أجل من؟

Bana bir iyilik yap ve şu gözü yaşlı güzel kadın saçmalıklarını kes.
أصنع لي معروفا و توقف عن هذه التفاهات التي تدور حول تلك المرأة الجميلة الغارقة في دموعها

İnan bana, senin gibi yaratıcı şeyler yapmayı tercih ederim.
ثقي بي، أنا أحاول أن أصنع عملا إبداعيا ما مثلك

Beste yapıp yapamayacağım konusunda emin değilim.
لا أدري إن كنت سأتعلم يوما كيف أصنع موسيقى

Anma töreni için çalma listesi hazırlıyorum.
أحاول أن أصنع قائمة للمفضلات من أجل ذكراها

O yüzden beni biraz daha feminen, biraz daha zarif ve hafif bir şey yapmam konusunda teşvik etti ve iyi terziler olarak onu dijital olarak ölçmeyi düşündük.
لذا تحدّتني أن أصنع لها شيئا أكثر أنوثة، أكثر أناقة، خفيفا، وكالخياطين البارعين اعتقدنا أننا سنقيسها رقميا.

Makineyi yaptım, böylece hayal edebildiğim her sesi üretebiliyorum.
لقد أخترعتها لكي أصنع أي صوت يمكنني تخيله

Biz konuşurken zırhını yapıyordum ama önce yeteneklerin test edilmeli.
إنني أصنع دروعك أثناء تحدثنا، ولكن أولا، سجب إختبار مهاراتك

Bacağını kırsaydın, sana güzel bir koltuk değneği yapardım.
الآن، إذا تكسر شيء، يمكنني أن أصنع لك جبيرة جميلة

Yumurta kesesi yaparken asla yemek yemem.
لا يُمكنني أكل شئ عندما أصنع حويصلات البيض

-Hiç böylesini görmemiştim. -İyilik yaptığımı sanıyordum.
لم أرى الأمر يتم بهذه الطريقه من قبل اعتقدت أننى قد أصنع شيئا جيدا

Repliklerimin bir kısmını ezberlerim ve ne yapacağımı bilemediğimde de yüzüme o sahte gülümsememi yerleştiririm.
إننى أحفظ بعض الخطوط .. وعندما أريد أن أفعل أكثر من ذلك ,أصنع هذه البسمه الكبيره الكاذبه ..