| Ama imkânım olmadığı için sanatsal heveslerimden vazgeçmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | ولكنبماأننيلمأكنأملكالإمكانات.. فقد أضطررت لأن أتخلى عن طموحاتي الفنية |
| Çıkmak zorunda kaldım ama. Azgınlıktan salyalarım akıyordu. | Open Subtitles | أضطررت لأن أنصرف من هناك، لأنه كان يجعلُني مُثاراً جدًا. |
| Karides tedarikçimizden yerine bakmasını istemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | أضطررت لأن اطلب من ممول الجمبري الخاص بنا أن يغطي مكانك |
| Sakinleştirici vermek zorunda kaldım. | Open Subtitles | أضطررت لأن أعطيكِ مُسكّن |